Uzun soluklu yok oluşlardan sonra gelen tek hecelik bir can buluş benimki...
''Aşk''
Issız bir ürperti dolaşıyor nefesimde.
İçime çeksem biteceğinden, bıraksam öleceğimden korkuyorum...
Dünya dursun !
Zaman tatlı bir düşe yatsın annelerin ninnileriyle,
Akrep yelkovanla oynaşıp durmasın anın orta yerinde...
Hayat saatinin kadranı bir sağa, bir sana sarkıtsın kollarını.
Sukunetler büyütüyorum arka bahçemde...
Yüreğinin sıcaklığında demlenirken ruhum, gönlümün en nadide yerlerini süzüyorum senin için.
Muhabbet suyuna sessizlik atıp senin sesinle uğulduyor kulaklarım...
Gönüllü teslimiyette sana hislerim.
Olmadığım kadar cesurum mesela...
Sessiz harflerin nidasıyla bozulsa da kan uykularım ,
Sana uyanmanın hazzını sonuna kadar çıkartıyorum tekrar düşe daldığımda.
Kelimeler devirip, devirip senin üzerine ;
İmlayı hiçe sayıp vebalini alıyorum cümlelerinin.
Ellerin su serpiyor yangınlarımın üzerine damla damla...
Farkında olmasan da kendine taşan bir selsin benim içimde.
Ne duruyorsun !
Kuşat benliğimi...
Biz olup onar bedenimin yara alan yerlerini.
İsyanlarımı sorguluyorum
Bu erken doğuşlar, bu geç kalışlar niye...
Leyla yım , Aslı yım , Züleyha yım...
Neden imkansızlıklarla sınatır kendini aşk.
Hangi hakla zorlanır umutlar kavuşamayanların efsaneleriyle...
Meydan okuyorum!
Ey Aşk ,duy sesimi...
Portakal çiçeği sevdası bu , yabana atma !
İnce,kırılgan ama her kış inadına rayihalar saçan...
Hisset sözlerimi...
Geçmişte damağında kalan tadın, geleceğinde ruhunu tamamlayacak adınım...
Unutmak yürek temizlemektir ; ben seni hiç unutmadım
Sen de hatırla yorgun yürekli sevdam ;
Ben senin geçmişinden gelen kadınım...