İbn Ömer'den [r.a]: Resûlullah [s.a.v] buyurdu ki:

"Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez ve onu zalime teslim etmez. Kim kardeşinin yardımında bulunursa Allah da (c.c) ona yardım eder. Kim bir müslümanın sıkıntısını giderirse Allah da [c.c] onun kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir. Kim bir müslümanın ayıbını örterse Allah da [c.c] kıyamet gününde onun ayıplarını örter." [Buhârî Mezâlim 3; Müslim Birr 59; Ebû Davud Edeb 38; Tirmizî Hudûd/3; Ahmed Müsned 2/91.]

Ebû Hüreyre'den [r.a]: Resûlullah [s.a.v] buyurdu:


"Kim bir müslümanın sıkıntısını giderirse Allah (c.c) ona nurdan iki şule verir ki onlarla aydınlanacak olanların sayısını ancak izzet sahibi Allah (c.c) bilir." (Taberânî el-Kebîr nr. 11079; el-Evsat nr. 4501; Heysem? ez-Zevâid 8/192-193.)

Enes'ten (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Bir genç bir yaşlıya yaşlılığından dolayı hürmet ederse muhakkak Allah da (c.c) yaşlılığında ona hürmet edecek birini hazırlar." (Tirmizî Birr 75.)

Enes'ten (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim darda kalıp şaşkınlığa düşen birine yardımcı olursa Allah (c.c) ona yetmiş üç hasene yazar. Bunlardan biri ile Allah (c.c) o kişinin dünyasını düzeltir. Geriye kalan yetmiş ikisi ise kendisi için kıyamet günü derecelerinden birer derece olarak saklanır." (Ebû Ya'lâ Müsned nr 4266; Bezzâr Müsned nr. 1950; Hatîb Târih 6/41.)

Bir başka rivayette "Allah (c.c) ona yetmiş üç mağfiret yazar" buyrulmuştur.(Buhârî Târihu'l-Kebîr 2/1/350; Beyhakî Şuabü'l-İmân nr. 7675.)

Ebû Hüreyre'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim bir müslümanın ikalesini (hoşnut olmadığı bir alışveriş antlaşmasını bozma talebini) kabul ederse Allah da (c.c) onu sıratta düşmekten korur." (Ebû Davud Büyü' 52; İbn Mâce Ticârât 26.)

Bir diğer rivayette "Pişman olanın ikalesini kabul ederse" ifadesi mevcuttur. (Beyhakî Şuabü'l-imân nr. 8310.)

Ebû Hüreyre'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Dul ve miskinin ihtiyacını gidermek için koşuşturan Allah yolunda cihad eden gibidir."

Hadisi nakleden der ki: "Zannederim şunu da ekledi: "O kimse geceleri ibadetle gündüzleri oruçla geçiren gibidir." (Buhârî Edeb 25; Müslim Zühd 41; ibn Mâce Ticâ-rât 1.)

Ebû Hüreyre'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim bir müminin dünyalık sıkıntılarından birini giderirse Allah da onun kıyamet günü sıkıntılarından birini giderir. Kim zor durumda olana kolaylık sağlarsa Allah da ona dünyasında ve âhiretinde kolaylık sağlar.

Kim müslümanın ayıbını örterse Allah da onun dünyada ve âhirette ayıplarını örter.

Kul kardeşinin yardımında olduğu müddetçe Allah da onun yardımındadır." (Müslim Zikir 38; Ebû Davud Edeb 68; İbn Mâce Mukaddime 6; Hâkim Müstedrek 4/383.)

Enes'ten (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim gözü görmeyen bir kimseyi kırk adım götürürse cennet ona vacip olur." (Beyhakî Şuabü'l-imân nr. 7625 7628; Taberânî el-Kebîr nr. 13322; Ebû Nuaym Hilyetü'l-Evliyâ 3/184.)

İbn Ömer'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim gözü görmeyen bir âmâya kırk adım öncülük ederse Allah (c.c) onun geçmiş günahlarını bağışlar." (Hatîb Târih 9/214.)

Ebû Saîd-i Hudrî'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim bir kardeşinin ayıbını görür ve onu örterse Allah da (c.c) onu cennetine kor." Bir diğer rivayette "Diri diri gömülen kız çocuğunu diriltmiş gibidir." (Taberânî el-Evsat nr. 1503; Heysemî ez-Zevâiö 6/246.)

İbn Abbas'tan (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim bir kardeşinin ihtiyacı için onunla yürür ve ona yardımcı olursa Allah (c.c) onunla ateş arasında yedi hendek koyar. Her bir hendeğin diğer hendekle arası yerle gök arasındaki uzaklık kadardır." (Ebû Nuaym Hilyetü'l-Evliyâ 8/218; ibn Ebü'd-Dünyâ Istınâu'l-Ma'ruf nr. 90.)

Mesleme b. Mahled'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Kim bir müslümanın ayıbını örterse Allah da onun dünyada ve âhirette ayıplarını örter. Kim sıkıntıda olan birinin sıkıntısını çözerse Allah da (c.c) kıyamet günü onun sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir. Kim bir kardeşinin ihtiyacında bulunursa Allah da onun bir ihtiyacında bulunur." (Taberânî el-Kebîr 19/157; el-Evsat nr. 1354. Aynı konuda bk. Müslim Zikir 38; ibn Mâce Mukaddime 6.)

Ebû Saîd'den (r.a): Resûlullah (s.a.v) buyurdu ki:

"Hangi müslüman çıplak bir müslümanı giy-dirirse Allah da ona cennet elbiselerinden giydirir. Hangi müslüman aç bir müslümanı doyurursa Allah da (c.c) ona cennet meyvelerinden yedirir. Hangi müslüman susuz birini içirirse Allah da (c.c) ona misk kokulu cennet içeceklerinden içirir." (Ebû Davud Zekât 41; Tirmizî Sıfatü'l-Kıyâme 18.)