Ana Sayfa Baro Levhası B. Barosu Dergisi Komisyonlar Staj Linkler



Batman Barosu Dergisi



5


ARAMA YÖNETMELİĞİ YÜRÜTMENİN DURDURULMASI KARARI


T.C.

DANIŞTAY
ONUNCU DAİRE
Esas No 200313236

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen : Batman Barosunu

Av.Zekeriye Aydın
Baro Başkanlığı Adliye Binası, Kat::1 - BATMAN

Davalılar : 1-İçişleri Bakanlığı -ANKARA

2- Adalet Bakanlığı - ANKARA

İstemin Özeti : Davacı; 24.5.2003 gün ve 25117 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 9, 12, 22.maddeleri ile 4.maddedeki kolluk tanımı içinde yer alan “...özel Kolluk kuvvetlerini” ibaresinin, 7/2.f. maddesinde yer alan, “.... veya bu emrin alınamadığı hallerde ise, kolluk amirinin yazılı ‘emri ....“ ibaresinin, 8.maddesinin (b) bendinde yer alan, “yakalanan kişinin aracında ve bu kişinin kaçarken girdiği bina ve eklentileri yönünden yapılacak aramalarda” ve, “Delil görüntüsü”, ibarelerinin, 13.maddesinin (j) bendinde yer alan “tarama aramaları”, 21.maddesinin 2. bendinde yer alan “umma” ibarelerinin ve “kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak izlediği davranışlarından o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde ederse ....durdurulabilir” ibaresinin iptalini ve yürütmenin durdurulmasını istemektedir.


Danıştay Tetkik Hakimi : Yunus Aykın


Düşüncesi : Dava konusu yönetmeliğin 4. maddesindeki “özel kolluk kuvvetleri” ibaresinin yürütülmesinin durdurulması isteminin kabulüne, 9. madde hakkında ise Dairemizin E.2003/3396 sayılı dosyasında yürütmenin durdurulması kararı verildiğinden bu dosyada ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, diğer maddelere yönelik istemin ise reddine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.


Danıştay Savcısı : Bilgin Arısan

Düşüncesi : Yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27 nci maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından, istemin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince, dayalı idarenin savunması alındıktan sonra incelenmesine karar verilen yürütmenin durdurulması istemi, savunmanın geldiği görülmekle yeniden incelendi, gereği görüşüldü:

Dava; 24.5.2003 gün ve 25117 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 9, 12, 22.maddeleri ile 4. maddedeki kolluk tanımı içinde yer alan “...özel kolluk kuvvetlerini” bölümünün, 7 maddesinde yer alan, “.... veya bu emrin alınamadığı hallerde ise, kolluk amirinin yazılı emri ....“ ibaresinin, 8.maddesinin (b) bendinde yer alan, “yakalanan kişinin aracında ve bu kişinin kaçarken girdiği bina ve eklentileri yönünden yapılacak aramalarda” ve, “Delil görüntüsü”, ibarelerinin, 13.maddesinin (j) bendinde yer alan “tarama aramaları”, 21 .maddesinin 2. bendinde yer alan umma ibaresinin ve “kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak izlediği davranışlarından o kişinin bir işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde ederse ....durdurulabilir” ibaresinin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılmıştır.


Dava dilekçesinde öne sürülen hususlar dava konusu Yönetmeliğin iptali istenilen 2, 22. maddeleri ile 7 maddesinde yer alan, “.... veya bu emrin alınamadığı hallerde ise, kolluk amirinin yazılı emri ....“ ibaresinin, 8. maddesinin (b) bendinde yer alan, “yakalanan kişinin aracında ve bu kişinin kaçarken girdiği bina ve eklentileri yönünden yapılacak aramalarda” ve, “Delil görüntüsü”, ibarelerinin, 13. maddesinin (j) bendinde yer alan “tarama aramaları”, 21. maddesinin 2. bendinde yer alan “umma” ibarelerinin ve “kolluk görevlisi, tecrübesine dayanarak izlediği davranışlarından o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde ederse ....durdurulabilir” ibaresinin yürütülmesinin durdurulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.


Anılan Yönetmeliğin iptali istenilen 9. maddesi hakkında ise Dairemizin 21.11.2003 tarih ve E:2003/3396 sayılı kararı ile yürütmenin durdurulmasına karar verildiğinden bu dosyada ayrıca karar verilmesine yer bulunmamaktadır.

Dava konusu Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4. maddesindeki “Kolluk: Polis, jandarma, sahil güvenlik ve özel kolluk kuvvetlerini” şeklindeki kolluk tanımı içinde yer alan “. ..özel kolluk kuvvetlerini” ibaresinin yürütmesinin durdurulması istemine gelince;

Anılan maddede “kolluk” tanımı yapılırken genel kolluk kuvvetleri “polis, jandarma, sahil güvenlik” olarak açıkça sayılmasına karşın özel kolluk kuvvetlerinin hangileri olduğuna açıklık getirilmemiştir.


Öte yandan aynı Yönetmeliğin “ Hukuki Dayanak” başlıklı 2. maddesinde Yönetmeliğin dayanağı Kanunlar sayılmış olup, bunlar arasında özel kolluk kuvvetlerinin dayanağı olan Kanunlara yer verilmemiştir.


Genel kolluk kuvvetleri merkezi idareye bağlı olup yetkileri geneldir. Özel kolluğun (orman muhafaza memuru, belediye zabıta memuru gibi) yetkisi ise kendi idari fonksiyonları ile sınırlıdır.. Ayrıca özel kolluk kavramının 2495 sayılı Yasa uyarınca kurulan özel güvenlik teşkilatlarını kapsayıp kapsamadığı belirsizdir.


Yönetmelikte “kolluk” tanımı yapılırken, özel kolluk ile genel kolluk aynı kavram içinde tanımlanmakla, her iki kolluk kuvvetinin yetkilerinin aynı olduğu gibi bir sonuç yaratılmıştır.


Nitekim Yönetmeliğin bütünü incelendiğinde ilgili tüm maddelerde sadece “ kolluk” kavramının kullanıldığı, bu şekildeki bir düzenleme ile de Yönetmelikte yer alan tüm kolluk yetkilerinin özel kolluk kuvvetlerince de kullanılmasına zımnen olanak tanındığı anlaşılmaktadır.


Bu durumda, özel kolluk kuvvetlerinin hangileri olduğu sayılmaksızın, Yönetmeliğin “Hukuki Dayanak” başlıklı 2. maddesinde bunların yasal dayanakları gösterilmeksizin ve her birinin idari fonksiyonları ile sınırlı olması gereken yetkilerinin çerçevesi çizilmeksizin genel kolluk ile bir arada mütalaa edilmesinde hukuka uyarlık yoktur.


Açıklanan nedenlerle, dava konusu Yönetmeliğin 4.maddesindeki kolluk tanımı içinde yer alan “özel kolluk kuvvetleri” ibaresinin yürütmesinin durdurulması isteminin kabulüne, 9. maddesine yönelik yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer maddelere yönelik yürütmenin durdurulması isteminin ise reddine, 15.1.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.