YARGITAY HUKUK GENEL KURULU

E. 2001/18-956 K. 2001/731 T. 17.10.2001

Taraflar arasındaki "itirazın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 9. Sulh [Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!] Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 29.11.2000 gün ve 2000/772-1410 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.[Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!] Dairesi'nin 16.4.2001 gün ve 2001/3023-3691 sayılı ilamiyle; ( ....Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesi hükmüne göre, kat mülkiyeti hükümleri çerçevesi içinde yönetilen gayrimenkullerin ortak gider ve avans borcu ile gecikme tazminatından, bağımsız bölümlerde kira aktine, sükna hakkına veya başka bir sebebe dayanılarak devamlı bir şekilde faydalananlar da kat maliki ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Kiracının sorumluluğu ödemekle yükümlü olduğu kira miktarı ile sınırlıdır. Yasanın bu hükmü çerçevesinde yönetici veya kat maliklerinden birisi, ortak gider ve avans borcunu ödemeyen malikten veya bunun yerinde kira aktine dayalı olarak oturan kiracısından ya da her ikisinden birlikte borcun ödenmesini isteyebileceği gibi, bunların birisi veya her ikisi hakkında takip veya dava hakkına da sahiptir. Kiracının sorumluluğu kira aktinin devamı süresince mevcut olup kiracının bu yeri boşaltıp kullanmamakta olması kendisini sorumluluktan kurtarmaz.

Somut olayda, davalı kiracı 1.1.1999 tarihinde davaya konu teşkil eden bağımsız bölümü boşaltıp başka yere taşındığı ve kira ilişkisinin kalmadığını ileri sürmüş ve bu yerden taşındığı da sabit olmuş ise de, kira ilişkisinin sona erdiği kanıtlanamamıştı. Aksine, kira sözleşmesinin tapudaki şerhi kaldırılmadığı gibi davalı kiracının, noter aracılığıyla bağımsız bölümün malikine, borcun ilgili bulunduğu dönemden sonraki 1.2.2000 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile kira akdini tek taraflı olarak feshettiğinin bildirmiş olması da bu tarihe kadar henüz kira bağıtının sona ermediğini göstermektedir.
Bu duruma göre, davalı kiracının Mart-Aralık 1999 döneminde ortak gider ve avans borcu ile gecikme tazminatından Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesi hüküm çerçevesinde sorumlu tutulması ve bu doğrultuda davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken mecuru tahliye etmiş olması esas alınarak kiracının sorumluluğunun sona erdiği sonucuna varılıp davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
[Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!] Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, [Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!] Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 17.10.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.