AB'nin 2003 yılı tekstil ithalatı 52.5 milyar dolar, konfeksiyon ithalatı ise 101.3 milyar dolar. Türkiye AB tekstil pazarında yüzde 13, hazır giyimde yüzde 9'luk paya sahip. DTÖ tahminlerine göre Türkiye'nin tekstil ürünlerindeki pazar payı yüzde 12'ye, hazır giyimde yüzde 6'ya kadar gerileyecek.

Türkiye 2004 yılında AB üyesi 15 ülkeye 13.1 milyar dolarlık hazır giyim, 4.6 milyar dolarlık da tekstil ihracatı yaptı. Bu ihracatının yüzde 73'ü, Almanya, İngiltere, Fransa ve İtalya Türkiye'nin en önemli pazarları.

AB'ye yönelik tekstil ve konfeksiyon ihracatı, AB ile Gümrük Birliği çerçevesinde, herhangi bir kısıtlamaya konu olmaksızın gerçekleştirilmek tedir. AB'nin Ortak Ticaret Politikasına uygun olarak üçüncü ülkelere miktar kısıtlaması uygulayarak, iç pazarı koruma imkanı buluyordu.

Türkiye, çoğu AB ülkesi toplam 25 ülkenin üye olduğu Avrupa Tekstil ve Konfeksiyon Organizasyonu (Euratex) içinde de girişimlerde bulunuyor.

Alman iplik ve dokuma üreticisi ve Eurocoton Başkanı Sanders’in, “Doğu Avrupa’da Tekstil Sanayii ve Bu Bölgede Yatırım” konulu konuşmasında Çek ve Slovak Cumhuriyetleri’nin yüksek tekstil teknolojisine sahip olduklarını, ancak, yakın bir gelecekte AB’ne üye olmalarının ardından, bu ülkelerin üretim maliyet avantajlarının kalmayacağına dikkat çekti. Sanders, halihazırda maliyetler açısından en avantajlı ülkelerin Romanya, Bulgaristan ve Ukrayna olduğunu dile getirdi. Öte yandan Sanders, uluslararası finans kuruluşlarının tekstil yatırımlarına ilgi göstermediklerine, bankaların öne sürdükleri faiz oranlarının, yatırımları caydırıcı düzeyde olduğuna dikkat çekti.

Gruppo Bonazzi firması Başkanı Carlo Bonazzi, işletmelerinin halihazırda İtalya, Slovenya, Slovakya, Hırvatistan, Belçika ve ABD’de büyük yatırımları olduğunu dile getirdi. Bonazzi, batılı sanayicilerin bu ülkelerdeki tekstil sanayilerine yeni teknolojileri içeren yatırım yapmadıklarını, bu nedenle Doğu Avrupa ülkelerinde, batı pazarlarının istediği kalitede üretim yapılamadığını hatırlattı. Bunun sonucunda söz konusu ülkelerdeki tekstil sanayilerinin neredeyse bitme noktasına geldiğini vurgulayan.

Bonazzi, yakın gelecekte Almanya’daki tekstil sanayiinin bitme noktasına geleceğini vurguladı. Öte yandan, üçüncü ülkelerin devlet sübvansiyonlarının desteğiyle gerçekleştirdikleri çok düşük fiyatlı ihracat olduğunu hatırlatan Bonazzi, bu kural dışı rekabete karşı ABD’nin çok katı ve hızlı bir uygulama ile karar alarak, damping vergileri uyguladığını belirtti. AB’de ise bir damping soruşturmasının 2 yıla kadar uzayabildiğini bu süre sonunda firmaların ayakta kalamadıklarını ileri sürdü.