ENDİKASYONLARI :
Endokrinoloji :
Prolaktine bağlı menstrüel siklus bozuklukları ve infertilite : (hiperprolaktinemik ve
normoprolaktinemik durumlarda)
Amenore (galaktoreli veya galaktoresiz) oligomenore
Luteal faz yetmezliği
İlaca bağlı hiperprolaktinemik bozukluklar (psikotroplar veya antihipertansif ajanlar)
Prolaktine bağlı olmayan kadın infertilitesi :
Polikistik over sendromu, anovulatuvar sikluslar, anti-östrogen (örneğin klomifen)
tedavisinde ek olarak.
Prolaktinomalar :
- Prolaktin salgılayan mikroadenomlar ve makroadenomların konservatif tedavisi
- Cerrahi girişimden evvel tümörün boyutunun küçülmesi ve alınmasını kolaylaştırmak için.
- Cerrahi girişimden sonra eğer prolaktin seviyesi hala yüksek ise
Akromegali :
Cerrahi girişim ve radyoterapide tamamlayıcı tedavi olarak veya bazı özel durumlarda tek
başına büyüme hormonu seviyesini düşürmek için endikedir. Bromokriptin hastaların
yarısından fazlasında serum büyüme hormonunu % 50 veya daha fazla düşürür.
Fizyolojik laktasyonun inhibisyonu :
- Medikal nedenlerle puerperal laktasyonun durdurulması ve önlenmesi
- Düşük sonrası laktasyonun önlenmesi
- Puerperal meme angorjmanı
- Başlangıçtaki puerperal mastit
Selim meme hastalıkları :
- Mastalji (tek başına veya premenstrüel sendrom ve memedeki selim nodüler veya kistik
değişikliklerle beraber seyreden)
- Memedeki selim kistik ve/veya nodüler durumlar, özellikle fibrokistik meme hastalığı
Premenstrüel semptomlar :
- Meme hassasiyeti, siklik ödem, şişkinlik, psişik bozukluklar
Erkekte hiperprolaktinemi :
- Prolaktine bağlı hipogonadizm (oligospermi, libido azalması, empotans)
Parkinson Hastalığı :
Bromokriptin tek başına veya diğer antiparkinson ilaçlarla kombine olarak, idyopatik ve
postensefalitik Parkinson hastalığının tedavisinde endikedir.
Levodopa/karbidopa tedavisi gören hastalarda, bu tedaviye tolerans geliştiğinde veya doz
artırımı yetersiz kaldığında bromokriptin ek faydalar sağlar. Kronik levodopa/karbidopa
tedavisinde doz azaltılmasına olanak verir ve doza bağlı yan etkilerin (diskineziler, “on-off”
fenomeni) sıklığı azalır.
Yeni tanımlanmış parkinson hastalığında tedaviye yalnız bromokriptin ile başlandığında yan
etkilerin (bulantı, konfüzyon, hipotansiyon) daha sık görüldüğü bildirilmiştir. Levodopa
tedavisine cevap vermeyen hastaların bromokriptinden faydalanma şansı azdır.

KONTRENDİKASYONLARI :
Gynodel, komponentlerine veya diğer ergo alkaloidlerine hipersensitivitesi olanlarda, kontrol
altına alınamayan hipertansiyonda, gebelikte görülen hipertansif hastalıklarda (eklampsi,
preeklampsi veya gebelikte oluşan hipertansiyon dahil olmak üzere), post-partum ve puerperal
dönemdeki hipertansiyonda kontraendikedir.
Medikal hikayesinde koroner arter hastalığı ve diğer ciddi kardiyovasküler hastalığı olanlarda,
ciddi psişik rahatsızlığı ve /veya psişik semptomları olan bayanlarda post-partum döneminde
kullanılmamalıdır.
Hiperprolaktinemi için bromokriptin tedavisi gören hastalarda gebelik tespit edildiğinde
bromokriptin tedavisi sonlandırılmalıdır. Tedavi kesilmesi sonrası gelişebilecek hızlı büyüyen
bir makroadenomun kontrolü için tedavinin yeniden başlatılması durumunda risk/fayda oranı
değerlendirilerek makroadenom ile hipertansif gebelik hastalığı arasında bir seçim
yapılmalıdır.

UYARILAR / ÖNLEMLER :
- Postpartum dönemde Bromokriptin alan kadınların kan basıncı, özellikle tedavinin ilk
günlerinde, dikkatle gözlenmelidir. Kan basıncını değiştirebilen ilaçlarla çok yeni tedavi
görmüş veya görmekte olan hastalarda özellikle dikkatli olunmalıdır.
- Karaciğer fonksiyonu bozulmuş hastalarda eliminasyon hızı gecikebileceği ve plazma
seviyesi yükselebileceğinden doz ayarlaması gerekebilir.
- Gynodel tedavisi sırasında gebe kalmak istemeyen doğum yapabilecek yaştaki kadınların,
güvenilir korunma yöntemlerine (oral kontraseptifler hariç) başvurmalıdırlar.
- Hiperprolaktinemiye bağlı olmayan vakaların Bromokriptin ile tedavisinde, belirtileri
giderecek en düşük doz uygulanmalıdır. Böylece prolaktinin normal düzeyin altına
düşmesi ve luteal fonksiyonun azalması önlenir.
- Mastalji veya memede nodüler veya kistik değişikliklerin tedavisinden önce habis bir
durum olup olmadığı belirlenmelidir.
- Gastrik ülserli akromegalik hastalarda nadiren gastrointestinal kanama bildirilmiştir.
Gastrointestinal kanama gelişirse tedavi kesilmelidir. Geçmişinde peptik ülser hikayesi bulunan
olgularda tedaviye başlanıldığı andan itibaren hasta gözlem altında tutulmalıdır.
- Bütün ilaçlar gibi gebe kalmak isteyen hastalarda tedavinin devamını gerektiren tıbbi bir
neden olmadığı takdirde, gebelik saptanınca tedavi kesilmelidir. Bu gibi durumlarda ilacın
kesilmesi sonucu düşük oranında hiçbir artış gözlenmemiştir. Yapılan çalışmalar gebelik
boyunca uygulanan Bromokriptinin gebelik sürecini menfi yönde etkilemediğini
göstermiştir.
- Pituiter bir adenom varlığında gebelik meydana gelmiş ve bromokriptin tedavisi kesilmişse hasta
gebelik süresince dikkatli takip edilmelidir. Belirgin prolaktinoma büyümesi belirtileri gösteren
hastalarda (baş ağrısı ve görme alanında bozulma gibi) cerrahi girişim veya bromokriptin
tedavisine yeniden başlamak gerekebilir.
- Psişik bozukluklar, ciddi kardiovasküler hastalık geçirmiş hastalar Bromokriptin tedavisi
sırasında dikkatle izlenmelidir.
- Yüksek dozlarda (130-140 mg) ve uzun süreli (2-10 yıl) Bromokriptin tedavisi gören
Parkinsonlu hastalarda ender olarak plevral sıvı toplanması bildirilmiştir. Açıklanamayan
plevra-pulmoner bozuklukları olan hastalar muayene edilmeli ve gerekirse Bromokriptin
tedavisi kesilmelidir.
- Uzun süreli (2-10 yıl) 30-140 mg dozlarında bromokriptin kullanan hastalarda retroperitoneal
fibrozis vakaları bildirilmiştir.
- Bazı hastalarda, özellikle tedavinin ilk günlerinde hipotansif reaksiyonlar rahatsız edici
olabileceğinden araç kullanırken ya da makinelerde çalışırken dikkatli olunmalıdır.
- Alkol Bromokriptin tolerabilitesini azaltabilir.
- 15 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.
- Bromokriptin tedavisi gören akromegalik hastaların bazılarının parmaklarında soğuğa
duyarlı vazospazm bildirilmiştir. Bu durum dozun azaltılması ve parmakların sıcak
tutulması ile önlenebilir.
- Yalnız başına veya levodopa ile birlikte bromokriptinle tedavi edilen parkinson
hastalarında görme ve işitme hallüsinasyonları bildirilmiştir. Dozun azaltılması veya ilacın
kesilmesi ile bunlar kaybolur.

Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanım :
Gebelikte kullanım : Gebelik kategorisi B
Bromokriptin’in gebelerde kullanımı önerilmemekle birlikte medikal gereksinim halinde
gebelerde, akromegali, Parkinson ve prolaktinoma tedavisinde kullanılabilir. Gebeliğe bağlı
hipertansiyon gelişmesi durumunda veya daha önceden hipertansif olan gebelerde tedavinin
devamını gerektiren tıbbi bir neden olmadığı takdirde sonlandırılmalıdır. Deneysel
araştırmalarda bromokriptinin teratojenik ve embriyotoksik etkisi görülmemiştir. Gebelik
sırasında bromokriptin kullanan 1276 bayanda ilacın gebelik üzerinde advers etkisi
bulunmamıştır.
Emzirme döneminde kullanım :
Bromokriptin laktasyonu inhibe ettiğinden, emziren anneler tarafından kullanılmamalıdır.

YAN ETKİLER / ADVERS ETKİLER :
Tedavinin ilk günlerinde tedavinin kesilmesini gerektirmeyecek kadar hafif bulantı, baş
dönmesi, yorgunluk veya kusma görülebilir. Başlangıçta görülebilecek bulantı veya kusmayı
önlemek için Bromokriptin kullanımından bir saat önce uygun bir antiemetik verilebilir. Çok
nadir olarak ortostatik hipotansiyon görülebilir. Bu nedenle ayakta tedavi gören hastalarda
kan basıncının kontrol edilmesi tavsiye edilir. Yüksek dozlarda, kabızlık, uyku hali,
halüsinasyon, diskinezi, ağız kuruluğu, baş ağrısı, konfüzyon, bacak krampları ve alerjik cilt
reaksiyonları bildirilmiştir. Bütün bu yan etkiler doza bağlı olup dozun azaltılmasıyla
genellikle kaybolur.
Özellikle Raynaud’s sendromlu kişilerde uzun süreli tedavilerde soğuğa bağlı olarak el ve
ayak parmaklarında reversibl solgunlaşma görülebilir. Ender vakalarda (laktasyon inhibisyonu
için bromokriptin tedavisi gören kadınlarda yaklaşık 1/100.000 oranında) hipertansiyon,
miyokard enfarktüsü, konvülsiyonlar, inme ve psişik bozukluklar gibi ciddi istenmeyen etkiler
bildirilmiştir.
BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜ TAKDİRDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ :
Eritromisin, josamisin veya diğer makrolid antibiyotikler bromokriptinin plazma seviyelerini
artırabilir. Oral kontraseptifler ile birlikte kullanılmamalıdır. Prolaktin düzeyini artıran
ilaçlarla (ör: amitriptilin, butirofenonlar, imipramin, metildopa, rezerpin, fenotiyazinler)
birlikte alındığında etkisi azalır.

KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU :
Bromokriptin bir miktar yiyecekle birlikte alınmalıdır.
Menstrüel siklus bozuklukları ve infertilite :
Günde 2-3 defa yarım tablet (2.5-3.75 mg). Gerekirse doz giderek iki katına çıkarılabilir.
(Günde 2-3 defa 1 tablet). Tedaviye menstrüel siklus normalleşinceye veya ovülasyon
sağlanıncaya kadar devam edilir. Semptomların tekrarlanmasını önlemek için gerektiğinde
tedavi birkaç siklus boyunca sürdürülür.
Prolaktinomalar : Günde 2-3 defa 1/2 tablet (2.5-3.75 mg) kullanılır. Plazma prolaktin
düzeyi yeterince düşene kadar doz kademeli olarak yükseltilir.
Premenstrüel semptomlar : Siklusun 14’ncü gününde 1/2 tabletle tedaviye başlanır ve doz,
menstrüasyon başlayıncaya kadar yarımşar tabletler halinde günde 2 defa 1 tablete yükseltilir.
Erkek hipogonadizmi : Günde 2-3 defa 1/2 tablet ile başlanır ve doz giderek günde 2-4
tablete yükseltilir.
Akromegali : Tedaviye günde 2.5-3.75 mg (2-3 defa 1/2 tablet) ile başlanır ve doz, klinik
cevaba ve toleransa bağlı olarak giderek günde 4-8 tablete kadar yükseltilir.
Laktasyon inhibisyonu : Tedaviye yaşam belirtileri stabilize olmadan önce vermemek
kaydıyla doğum veya düşükten hemen sonra (minimum 4 saat) sabah ve akşam alınacak
yarım tablet ile başlanmalı ve daha sonra 2 defa 1 tablet olarak 14 gün verilmelidir. Bazen
tedavinin kesilmesinden 2-3 gün sonra hafif bir süt salgısı yeniden görülebilir. Bu durumda
tedaviye aynı dozla bir hafta daha devam edilir.
Puerperal meme angorjmanı : Günde 2.5 mg (1 tablet) verilir. Gerekirse, laktasyonu
tamamen durdurma riski olmayacak şekilde, 6-12 saat sonra 1 tablet daha alınabilir.
Başlangıçtaki puerperal mastit : Laktasyon inhibisyonunda kullanılan dozun aynısıdır.
Gerektiğinde tedaviye bir antibiyotik eklenebilir.
Selim meme hastalıkları : Tedaviye günde 2-3 defa 1/2 tabletle başlanır ve doz giderek iki
katına yükseltilir.
Parkinson hastalığı : Tedaviye düşük dozla başlanır. İlk hafta boyunca tercihen geceleri 1.25
mg (1/2 tablet)’tir.
Minimum efektif doz hastanın tedavi cevabına göre yavaş yavaş titre ederek saptanmalıdır.
Günlük dozaj her hafta 1.25 mg/gün olmak üzere tedricen artırılır. Günlük doz 2 veya 3
kerede verilmelidir. Beklenen tedavi cevabına 6-8 hafta içerisinde erişilir. Aksi takdirde doz
haftada 2.5 mg/gün olmak üzere artırılmaya devam edilir. İstenmeyen belirtiler görüldüğü
takdirde, günlük doz azaltılmalı ve en az bir hafta süreyle bu doz verilmelidir. İstenmeyen
belirtiler ortadan kaybolduğunda doz tekrar yükseltilebilir. Levadopa tedavisi görüp motor
bozuklukları gösteren hastalarda Bromokriptin ile tedaviye başlanmadan önce levadopa dozu
azaltılmalıdır.
Bromokriptin ile iyi cevap alındığında levadopa dozu giderek daha da düşürülebilir veya
levadopa tedavisi tamamen kesilebilir. Tek başına veya kombine tedavilerde Bromokriptin
dozu günde 10 ile 40 mg arasında değişmektedir. Nadir durumlarda daha yüksek dozlar
gerekli olabilir.

DOZ AŞIMI VE TEDBİRLERİ :
Akut doz aşımının tedavisi semptomatiktir. Kusma ve halusinasyon için metoklopramid
kullanılır.