Ne aydınlık! Ne aydınlık!
Bütün taşlar, topraklar, boşluklar,
camlarla, aynalarla, beyaz madenlerle dolmuş gibi parıldıyor.
Fakat bu ışığa çok bakamıyordum,
bu güneş bile gözlerimden içeriye girince,
kendinden daha büyük bir karanlık denizine düşmüş gibi derhal sönüyor
ve içimin rengini alıyordu.