SÜMER-AKAD-BABİL
Sümero-Semitik tradisyonda haftanın yedi ay bölümü ve günü vardır. Dünyanın yedi bölgesi vardır, gökyüzü ziguratın düzlemleriyle sembolize edilir, hayat ağacının yedi dalı vardır ve bunların her birinin yedi yaprağı, cehennemin yedi kapısı, Tiamat’ın yedi şeytanı ve kendisini yok edecek yedi rüzgarı, yedi mühür, yedi inanç vardır. Sümer ve Akad metinlerinde yedi noktayla simgelenen ve boğa takımyıldızını oluşturan yedi şeytanın olduğu söylenir. Yedi basamaklı olan Sümer Kralı Gudea’nın tapınağına yedi göksel kürenin ziyaretçisini hatırlatmak için dünyanın yedi bölümünün evi denilirdi.Babil’de yedinin bolluk ve bereket sembolü olduğu düşünülürdü. Kadim Babil Ziguratı, basamaklı piramiti yedi katlıydı. Ayrıca kadim Babil’de sıcak mevsimlerde yedi burç görülemezdi, yalnızca beş tanesi ufkun ötesinde görülebilirdi. Bu görülemeyen yedi burcun kötü ilkenin diyarına gittiğine inanılırdı ve bu nedenle yedinin tehlikeli ya da olumsuz bir sayı olduğu düşünülürdü. İnsanın aydınlatılması gereken yedi karanlık yönünü simgelediği söylenir, Babil’de gezegenlerin sayısı olarak bilinirdi.