Tarih Değiştirilmiş Olabilir Mi?
“Atatürk’ü Yanlış Tanıyoruz “
Bugüne kadar elimden geldiğince siyasetten uzak durmaya çalıştım. Kalemi elime alınca apolitik bir karaktere bürünmek için çabaladım ancak bu yazıda ilk defa siyasetten, siyasetteki bir yanlış algıdan söz edeceğim. Siyasi terimlerin “yafta” olarak kullanıldığı bu ülkede, aslında hiçbir şey bildiğimiz gibi değil. Bu yüzdendir ki bu yazıyı bu başlık altında kaleme alıyorum. Tarih ve siyaset bugüne kadar hep aynı sofraya oturmuş iki kavramdır. Tarih, siyasetin yuvasıdır çünkü siyasetçiler tarihten beslenirler. Şu bir gerçektir ki siyaset yapılması zor olan bir ülkede yaşıyoruz. Kâğıt üstündeki özgürlük ve bilinçli(aydın) insan azlığı siyaseti bir hayli zorlaştırmaktadır. İlk kez bu konuyu yazıya dökmem fikirlerimin değiştiği anlamına gelmiyor. Ben hala günümüzdeki siyaseti sevmeyen biriyim, bu gerçek tarihin aksine hala değişmedi.
Tarihin yanlış öğretildiğini bir kez daha örnekler nitelikte, bu paragrafa bilimsel bir örnekle başlayıp daha sonra bahsettiğim siyasi konuya devam etmek istiyorum. Gençliğimizi çürüttüğümüz sıralarda, okuduğumuz “Milli Eğitim Bakanlığı” onaylı ders kitapları bize Thomas Edison’un ampulü icat ettiği ve gecelerimizi aydınlattığını söylemektedir. Oysa gerçek bundan çok daha farklıdır. Bir İngiliz olan Sir Humphry Davy 1802 yılında ampulü İngiliz Kraliyet Akademisine tanıtmıştır. 75 yıl sonra ise Edison ampulü pratik hayata uygun hale getirmiştir. Uyarlamak ve icat etmek çok farklı olaylardır. Yıllardır yanlış insanlara saygı duyup, asıl saygıyı hak edenleri istemsizce göz ardı ediyoruz. Bilimi şimdi bir köşeye bırakalım ve politikaya geçelim. Ben ülkemizde siyasetin tam olarak doğru algılanamadığını düşünüyorum. Özellikle sol ve sağ kavramları bizim memleketimizde yanlış aksediliyor. Atatürk, CHP’yi kurdu. CHP solcu bir partidir ancak ATATÜRK SOLCU DEĞİLDİR! MHP nasıl kuruldu biliyor musunuz? Alparslan Türkeş MHP’yi kurarken aynen şu sözleri sarf etti : “CHP Atatürk’ün izinden gitseydi ben MHP’yi kurmazdım" Sol ve sağ olarak muhalefet olan CHP ve MHP, işin özüne inildiğinde ideoloji olarak çok zıt fikirlerde değildirler. Tabi Türkeş’in dediği gibi CHP çizgisini bozmadıysa…
İki partinin ideolojisinde de Atatürk ilkeleri yer almaktadır. MHP fikir olarak Atatürk düşmanı değildir. Sağ görüşlü olduğu için ve günümüzdeki sağ partileri Atatürk karşıtı olmasıyla MHP bir genellemeye kurban gitmiştir. Partiler bizi böler, ikiye ayırır. Demokrasi, bizim beslediğimiz ancak bizi sokan yılandan başkası değildir. Sağ ve sol nasıl ortaya çıkmıştır biliyor musunuz? 1789 Fransız İhtilali’nden sonra zenginlerin zenginliği artmış, fakirler ise iyice yoksullaşmıştır. Dönenimin çiftçileri ve az gelirli diğer meslek grupları meclise çıkıp krala isyan etmişlerdir. Bu olaydan sonra işçi halkı savunanlar kralın sol tarafına oturmuşlar(Komünizm, Marksizm) aksi görüşte olanlar ise sağ tarafta yerlerini almışlardır(Kapitalizm). İşte eli kanlı kavramlar olan sağ ve sol böyle ortaya çıkmışlardır. Dostu düşman etmeye çalışanlara mahal vermeyin, topraklarımıza göz diken hainlerin şirinliklerine kanmayın. Kukla olamayın. Geçmişinize inanın. Tarih değiştirilmiştir ancak geriye dönüp baktığımızda Hunlar gibi, Osmanlı gibi, Atatürk gibi kısaca dağ gibi gerçeklerimiz vardır. Onları görmezden gelirsek, görmezden gelinen bir ülke oluruz.
Gelelim Ulu Öndere… Günümüzde Atatürk’ün üstüne bir solcu hatta komünist yaftası yapıştırılmıştır. Ancak bu büyük bir yanılgıdır. ATATÜRK SOLCU DEĞİLDİ, SAĞCI DA DEĞİLDİ! Atatürk’ü dahi yapan her görüşten biraz biraz beslenmesi ancak onu benimsememesidir. Atatürk’e komünist diyerek onun değerini indirgemiş olursunuz. Atatürk “ Komünizm görüldüğü yerde ezilmelidir” diyebilecek kadar engin görüşlü bir adamdı, aynı zamanda yıllarca emperyalizme karşı mücadele verecek kadar da cesur ve bağımsız ruhluydu. Atatürk bir siyaset malzemesi değildir. Solcular Atatürkçüdür, Atatürkçüler solcudur algılaması gözümde geçerliliği olmayan bir safsatadan ibarettir. Siyasetçiler nasıl nemalanacaklarsa tarihi o şekilde yönlendiriyorlar. Unutmayın gerçek tektir. Ve gerçekleri tarih yazar. Örneğin, Atatürk’e yapıştırılan safsatalardan biri de dinsizliktir. Namaz kılmayan, hacca gitmeyen insan dinsiz değildir. Din vicdan ve niyet meselesidir. Namaz kıldıktan sonra taramalı tüfekle insan avlamak veya hac dönüşü savaş emri vermek hiçbir dinin buyrukları arasında yer almaz. Atatürk din üzerinden prim yaptıkları için türbeleri kapattı. Şimdilerde din, insanları yönetmek için kullanılan bir yöntemdir. Zaman geçtikçe tarih değişikliğe uğratılır. Dönemin lideri kimse onun işine gelecek şekilde ayarlanır. Atatürk’ün bir sürü kitap yazdığını duydunuz. Nutuk haricinde hangisinden haberdarsınız? Birçoğumuz ismini bile bilmiyoruz çünkü Atatürk öldükten sonra yeni bir eğitim antlaşması imzalandı ve bu kitaplar yasaklandı. Amerika menşeli kitaplar okutulup, beyinler yıkanıyor. İhtiyacımız olan şey sadece gerçekler. Tarih günümüzde cover yapılmış bir şarkıya benzemektedir. Üstünde fazlasıyla oynanmış ve eskisinden çok farklı… Bizim ihtiyacımız olan şey ise şarkının orijinali, tarihin değiştirilmemiş saf halidir. Tarih Değiştirilmiş Olabilir Mi? 5 ile gerçekleri duymaya devam edeceğiz ancak bugünlük bu kadar. Son olarak naçizane bir önerim var: Geçmişinizi, önderinizi, şehitlerinizi görmezden gelerek yaşamayın…
UMUT KARADAŞ
Yazı alıntıdır.
[Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!]