هُمْ طَلَّـقُوا3
(Hum tallakû)


Onlar boşadılar
Onlar boşandılar
(erkek)




هُمَا طَلَّـقَا2
(Humâ tallakâ)


O ikisi boşadı
O ikisi boşandı
(erkek)


هُوَ طَلَّـقَ1
(Huve tallaka)


O boşadı
O boşandı
(erkek)










Gâib
(erkek)


هُنَّ طَلَّـقْـنَ6
(Hunne tallakne)


Onlar boşadılar
Onlar boşandılar
(bayan)




هُمَا طَلَّـقَـتَا5
(Humâ tallakatâ)


O ikisi boşadı
O ikisi boşandı
(bayan)


هِيَ طَلَّـقَتْ4
(Hiye tallakat)


O boşadı
O boşandı
(bayan)










Gâibe
(bayan)


أَنْتُمْ طَلَّـقْـتُمْ9
(Entum tallaktum)


Siz boşadınız
Siz boşandınız
(erkek)




أَنْتُمَا طَلَّـقْـتُمَا8
(Entumâ tallaktumâ)


İkiniz boşadınız
İkiniz boşandınız
(erkek)


أَنْتَ طَلَّـقْـتَ7
(Ente tallakte)


Sen boşadın
Sen boşandın
(erkek)










Muhatab
(erkek)


أَنْتُنَّ طَلَّـقْـتُنَّ12
(Entunne tallaktunne)


Siz boşadınız
Siz boşandınız
(bayan)




أَنْتُمَا طَلَّـقْـتُمَا11
(Entumâ tallaktumâ)


İkiniz boşadınız
İkiniz boşandınız
(bayan)


أَنْتِ طَلَّـقْـتِ10
(Enti tallakti)


Sen boşadın
Sen boşandın
(bayan)










Muhataba (bayan)


نَحْنُ طَلَّـقْـنَا15
(Nahnu tallaknâ)


Biz boşadık
Biz boşandık




نَحْنُ طَلَّـقْـنَا14
(Nahnu tallaknâ)


Biz ikimiz boşadık
Biz ikimiz boşandık


أَنَا طَلَّـقْـتُ13
(Ene tallaktu)


Ben boşadım
Ben boşandım
Nefsi mütekellim
(cinsiyet farkı yok)