Konu: 'Olmasaydı da olurduk' ilanını veren kişi konuştu

mavikalem34 Nickli Üyeden Alıntı [Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!]

Merhaba.

Bu dediklerinizin bilimsel bir değeri yok.
Sadece birilerinden duyduğunuz yorumlar.
Hiç aklınıza geldimi?,
Koca osmanlı padişahı;
Neden sadece bavulunu alıp sessiz sedasız ingiltereye gitti?.

Birilerinin yorumları haklılık getirmez.
Kendi aklınızı,kullanmanız gerek,
bazı cevapları öğrenebilmek için.

Çok şeylerimizi borçlu olduğumuz bu insana,
bu ithamlarda bulunabilmek vebal altına girmektir.
Bizim gönlümüz sizin gibi arkadaşlarımızın,
Gerçek ve güvenilir kaynaklardan bilgi edinmenizden yana.

Bir arkadaş olarak daha sağlam kaynaklara ulaşmayı denemelisiniz derim.
Size gösterileni değil, saklanmak istenenleri görmeye çalışın.
Hak bunu gerektirir.
Sizin hakka dikkat ettiğinizi biliyoruz.
Üç günlük ölümlü dünyada,yaptığımız,söylediğimiz her sözden mesulüz.
Ben hikayelerle iş yapmam.
Sizin de yapmanızı istemem.( İyi niyetten samimiyetten sadece)

selametle.

Merhaba;

Size göre güvenilir kaynaklar nelerdir acaba?

Bence Harf inkilabı konusunda yanılıyorsunuz.Harf inkilabı çok önemlidir.

Türkçenin Türkçeliğini bitiren Osmanlı Devleti’nin dönme-devşirme politikası çerçevesinde Türkleri merkezden dışlamasına paralel Türkçeyi de dışlamış olmasıdır. Örneğin medreselerde bile Türkçe yasaktır. Türkçe Osmanlı döneminde sadece halk arsında yaşamış ve her geçen gün daha da fakirleşmiştir. Osmanlı devleti, Türkçeyi Türkçenin yapısına hiç uymayan Arap alfabesiyle yazma garabetini göstermiş, bu nedenle Türk çocukları bir türlü okuma yazma öğrenememişlerdir. Cahil kalmışlardır. Hep dönme devşirmeler aydınlanmıştır. Sonunda devlet de dönme devşirmelere kalmıştır zaten. Osmanlı devleti döneminde Türkçe dışlanmış, Türkçenin içine Arapça ve Farsça boca edilmiş, Türkçe Türkçeliğini yitirdiği için "Osmanlıca" denilen Arapça-Farsça-Türkçe karışımı "yapay bir dil" icat edilmiştir. Bugün "bizim dilimiz" diye yobazın sahip çıktığı şey işte bu "uyduruk dildir". Gerçekte bu bizim dilimiz Türkçenin yerine icat edilmiş bir "ucube" dildir. Bu süreçte Türkçesi olan bazı sözcükler bile dilden atılıp yerine Arapçaları kullanılmıştır. Örneğin et ve ekmek sözcükleri kullanılmayarak bu sözcüklerin yerine Arapça ve Farsça karşılıkları kullanılmıştır. Atatürk, dil devrimi ile Osmanlı devleti döneminde dışlanıp ihmal edildiği için unutulmaya yüz tutmuş Türkçeyi kurtarmıştır. Unutulmuş Türkçe sözcükleri derletip toplatıp kitaplaştırmış, yeni sözcükler türettirmiş, hatta kendisi de 100'e yakın Türkçe sözcük türetmiştir ki bu sözcüklerin tamamı bugün dilimize yerleşmiştir ve kullanılmaktadır. Atatürk yazı devrimi (alfabe devrimi) ile Türkçenin yapısına hiç uymayan Arap alfabesi yerine Türkçenin yapısına uygun Göktürk-Etrüsk-Latin kökenli "yeni Türk alfabesini" kabul etmiştir. Nitekim Latin alfabesindeki 14 harf aslen ön Türk kökenlidir. bu alfabe değişikliği sayesinde Türk çocuğu genetiğine uygun bu alfabe ile güzel Türkçesini çok kolay bir şekilde öğrenmiştir. böylece okuma yazma oranı bir anda patlama göstermiştir. Osmanlı Devleti’nde okuma-yazma oranı kadınlarda binde 4, erkeklerde yüzde 7'dir. Harf devriminden sonra 1928–1938 arasındaki 10 yıl içinde okuma yazma oranı toplamda yüzde 20'ye çıkmıştır. Osmanlı döneminde cahil bırakılan Türk insanı cehaleti yenmeye başlamıştır.
Dil ve yazı devrimi bir cumhuriyet mucizesidir.
Kaynak: Akl-ı Kemal
Özetle: "harf devrimi yapıldı bir gecede cahil kaldık" diyenler sanki Osmanlı'da herkes harıl harıl okuma-yazma biliyor, her yer kitap dolu, herkes okuyor izlenimi yaratmaktadırlar. Oysaki gerçekte toplumun yüzde 90'ı okuyamamaktadır, yazamamaktadır. Osmanlıya matbaa 1727'de gelmiş ancak 200 yıl kitap basılmamıştır. 19. yüzyıldan sonra Osmanlıda basılan 30.000 kadar kitabı Türkiye cumhuriyeti bir kaç yılda basmıştır.

Bilimsel olarak dogru.
Olmasaydi da olurduk
Kim olurduk orasi ayri


Ataturku sevmiyomus
Boyle bi zorunlulugu yok tabi
Ancak beynine kazimasi gereken bi sey var.
Ataturkun tarihimize bi zarari olnadi
Bu ve bunun gibiler artik anlamali
Ortada bi gercek var ki
Adam prim yapmak icin basvurdu bu yola ve
Cokta basarili oldu.

Yani mevzu ne Ataturk
Ne koc grubuna gonderme yapmak

Morpheuses Nickli Üyeden Alıntı [Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!]

Senin üst yorumdaki yeni mi

anlamadım kı

Nah olurdun diyesim geliyor şunlara hadi oldun diyelim burası Türkiye olacakmıydı yada sen Türk olarak dogacamkıydın?

By SerhaT Nickli Üyeden Alıntı [Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!]

Merhaba;

Size göre güvenilir kaynaklar nelerdir acaba?

Merhaba.
Aslında biraz gecikmiş bir yanıt oluyor ama,
Başka arkadaşlarımızın yanıtlıyabilmesi için biraz zaman bıraktık arada.

Evet arkadaşlar;

Sorulara her arkadaşımız cevap verebilir,fikirler uysada uymasada.
Verilen yanıtlar bizleri sevindirir sadece.
Kızmaca gücenmece olmaz bilesiniz.

************
Aslında cevap çok basit.

Güvenilir kaynaklar sizin güvenliğine,
Doğruluğuna emin olduğunuz kaynaklardır.

Sadece ,
Ahmet efendinin, memehmet efendinin anlattıkları hikayeler olmaz.
Milletler arasında geçerli olan nitelikleri, özellikleri taşımalıdır, en azından.

Veya en kolayı;
Yaradanın size vermiş olduğu,ölçü ve tartı aletlerini kullanacak, ölçerek güvenilir olup olmadığına karar vereceksiniz .

Tek tehlike;
Ölçü ve tartı aletlerinin belirttiği değerleri iyi yorumlamak zorunda olmanızdır.

Yanlış yorumla, vebal altında kalıp hayatınızı karartabilirsiniz.
Bu nedenle,
onun bunun emanetlerini değil kendi emanetlerinizi en iyi ve en doğru biçimde kullanmalısınız.
Ölçü aletlerinde yapılan yanlışlar biliyorsunuz dinimizde çok ağır bedelleri olan bir suç olarak değerlendirilir.

Bu değerlendirmeler hayatımızın her anında yapılması gereken bir şeydir. Sadece ATATÜRK'le sınırlı değil hemde.

Bir noktada;
bu aletleri kullanabilme, okuyabilme yeteneği, insanın hem bu dünyadaki yaşamını, hemde öbür dünyadaki yaşamını derinden etkileyecektir.

Evet emanetlerinizi daha özenli kullanacağınızdan ve hak için doğru değerlendireceğinizden eminim.

Yaradan doğrulardan ayırmasın kimseyi.
saygılar.

Not: güzel yaklaşımınız kimsenin gözünden kaçmıyor.
Bunun için özellikle teşekkür ediyorum.

Atatürk düşmanları acıyorum sizlere...gerçekten..