Konu: ,

Ne aydınlık! Ne aydınlık!

Bütün taşlar, topraklar, boşluklar,
camlarla, aynalarla, beyaz madenlerle dolmuş gibi parıldıyor.

Fakat bu ışığa çok bakamıyordum,
bu güneş bile gözlerimden içeriye girince,
kendinden daha büyük bir karanlık denizine düşmüş gibi derhal sönüyor
ve içimin rengini alıyordu.

Ne aydınlık! Ne aydınlık!

Bütün taşlar, topraklar, boşluklar,
camlarla, aynalarla, beyaz madenlerle dolmuş gibi parıldıyor.

Fakat bu ışığa çok bakamıyordum,
bu güneş bile gözlerimden içeriye girince,
kendinden daha büyük bir karanlık denizine düşmüş gibi derhal sönüyor
ve içimin rengini alıyordu.

Bir gün, mutlaka sizin yerinizde halkımız olacak,
sizi ve koruduğunuz düzeni yargılayacak
ve doğru kararı verecektir!

Ne aydınlık! Ne aydınlık!

Bütün taşlar, topraklar, boşluklar,
camlarla, aynalarla, beyaz madenlerle dolmuş gibi parıldıyor.

Fakat bu ışığa çok bakamıyordum,
bu güneş bile gözlerimden içeriye girince,
kendinden daha büyük bir karanlık denizine düşmüş gibi derhal sönüyor
ve içimin rengini alıyordu.

Bir gün, mutlaka sizin yerinizde halkımız olacak,
sizi ve koruduğunuz düzeni yargılayacak
ve doğru kararı verecektir!

Ne aydınlık! Ne aydınlık!

Bütün taşlar, topraklar, boşluklar,
camlarla, aynalarla, beyaz madenlerle dolmuş gibi parıldıyor.

Fakat bu ışığa çok bakamıyordum,
bu güneş bile gözlerimden içeriye girince,
kendinden daha büyük bir karanlık denizine düşmüş gibi derhal sönüyor
ve içimin rengini alıyordu.

Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi sahiplendiğinde sadık kalmayı?
Sen bilir misin aşık olmayı?
Bölünebilir misin ikilere üçlere… gerekirse binlere?
Yapabilir misin? Gerçekten sevebilir misin?
"Sevmenin demesi" olmaz. Unutma ya çok seversin bir kere ya da hiç sevmezsin..

http://i.hizliresim.com/b50j4n.gif