Umarım Yardımı Dokunur
Tek Başına Ders Çalışma Ve Öğrenme Becerilerinin Desteklenmesi
Ders çalışma öğrenme sürecinin önemli bir parçasıdır. Bu nedenle ders çalışmak için
gerekli becerilerin uygulanması kadar çalışma ortamının özelliklerin de öğrenme için
uygun olması önem taşır. Ders çalışmak için en uygun ortam gürültü ve dikkat
dağıtan etkenlerden uzak, üzerinde gereksiz eşyaların (küçük oyuncaklar ya da süs
eşyaları vb) bulunmadığı, iyi aydınlatılmış bir çalışma köşesidir. Her birey dikkatini
en iyi yoğunlaştırabildiği koşulları kendisi keşfeder, kimileri hafif bir müzik eşliğinde
daha verimli çalışırken kimileri de tamamen sessiz bir ortama ihtiyaç duyar. Söz
konusu dikkat konsantrasyon alanında zorlanan bireyler olduğunda yine kişisel
farklılıklar önemlidir ama genel olarak gürültülü bir ortamda ya da yere uzanarak
ders çalışmak dikkati yoğunlaştırmaya engel olacaktır.
Çalışma masası ödev için gerekli materyallere ve donanıma sahip olmalıdır. Kalemler
(yedekleri de hazır etmek yararlı olabilir), kağıtlar, araştırma kitapları vb ihtiyaç
duyulabilecek materyallerin el altında olması gereksiz zaman kaybını önler.
Çalışma planını hazırlarken çocuğa zor gelen ya da daha isteksiz olduğu dersin
ödevini ilk olarak yapmak dikkat konsantrasyon alanında yaşanılacak sıkıntıları
azaltacaktır. Önce zor-sıkıcı olan dersi tamamlamak en sona ise daha kolay ya da
çocuk için eğlenceli olan bir ödevi bırakmak etkili bir yöntem olabilir.
Ders çalışırken dikkat her zaman aynı yoğunlukta devam etmez. Dikkatin dağıldığı,
ya da başka konulara odaklandığı fark ettiğinde bir kağıda X atmak, ve ilerleten
günlerde kaydı tutulan X sayılarının azalmasını hedefleyerek çalışmaya devam etmek
dikkati geliştirebilir. Örneğin 20 soruluk bir testi çözerken dikkatin konudan
uzaklaştığını fark ettiği an için bir X atmak, daha sonra 20 soruluk başka bir test
çözerken daha önce kaydettiği X sayısını azaltmayı hedeflemek, ve hedefe ulaştığında
bunu küçük bir ödül ile pekiştirmek etkili olabilir.
Matematik Dersini Çalışırken
• Matematik problemlerini çözmeden önce problemi verilen ve istenilen bilgileri
içeren cümlelerin altını çizerek okumak, işleme geçmeden önce problemi
basamaklara, bölümlere ayırmak işlem hatalarını azaltacaktır. Özellikle problem kolay olduğunda dikkat problemi olan çocuklar en kısa yoldan
çözüme ulaşmayı tercih ederler, ama bu acele genellikle işlem hatası ya da
eksik işlem ile sonuçlanır. Problemi bölümlere ayırarak okumak (ilk
başlangıçta bölümlerin altını farklı renkli kalem ile çizmek daha etkili olabilir)
problemi doğru olarak anlamaya ve gerekli işleme karar vermeye yardımcı
olabilir.
• Problem çözümünde yardımcı olacak bir diğer yöntem ise 4 işlem ile ilgili
anahtar kelimeleri tanımaya çalışmaktır. Örneğin daha, ekle, fazla, hepsi vb.
kelimeler toplama işlemi ile ilgilidir. Bölümü, paylaştırmak, yarısı, eşit vb
kelimeler ise bölme işlemi için kullanılır. Sınıfta çözülen problem örneklerini
birlikte incelemek ve anahtar kelimeleri bulmak, yeni problemlerin çözümünü
kolaylaştırabilir.
• Matematik dersi yapılmış çözümlere bakıldığında çok kolay gibi gözüken ama
örneğe benzer problemleri tekrar tekrar çözmeye çalışmadan öğrenilen
bilginin anlaşılmadığı bir derstir. Yapılmış örneklere göz gezdirmek yerine her
soru tipinden 3-4 örnek çözere çalışmak öğrenmeyi ve hatırlamayı pekiştirir.
Genellikle sınıf ortamında bir konu ile ilgili benzer soru tipleri çalışılıp
alternatif soru tipleri çözümlenmediğinde yeni soru tipi ile ilgili çözümü tek
başına yapmak zorlaşır. Bu nedenle o konu ile ilgili farklı soru tipleri ile ilgili
örnekleri mutlaka gözden geçirmek (bazı durumlarda bunu evde anne-baba
olarak siz yapak zorunda kalabilirsiniz) önemlidir.Yazarak ve yaparak öğrenme
dikkat fonksiyonları açısından en kalıcı öğrenmedir.
• İşlemlere geçmeden önce problemde geçen sayıları kontrol etmek, istenilenin
altını çizerek probleme sonra başlamak hata sayısını azaltabilir.
• Matematik çalışırken problemleri çözmenin yanı sıra hangi problemde hangi
işlemin yapılacağını problemi okuyup karar vermeye yönelik çalışmalarda
etkili olabilir. İşlemden daha önemli olan problemi okuyup hangi işlemin
yapılacağını anlamaktır. Bu da yine pratik ile gelişen bir beceridir. Anne-baba
ile birlikte sadece problemi okuyup doğru işlemi tahmin etmek, bunu bir
çalışma gibi değil bir aile bilgi yarışması gibi yapmak motivasyonu arttırabilir.
• İşlemleri kontrol etmek için hesap makinesi kullanımı iyi olabilir.
• Konu anlatımlı- test uygulamaları olan kaynak kitaplar ile çalışmak, özellikle
kısa ve pratik çözümleri öğrenmede ve pratik yapmakta etkili olabilir. Sosyal Dersleri Çalışırken
• Okuma ve hatırlama gereken dersleri çalışırken öğrenilmesi gereken bilgileri
mümkün olduğu kadar görsel hale getirmek için hafıza kartları kullanılabilir.
Hafıza kartlarına ister önemli olan bilgi kısa not edilir, isterse bilgi hatırlama
yardımcı olacak çizimler yapılabilir.
• Ders kitabından çalışma yaparken ilk olarak çalışılacak bölümün tüm başlık ve
alt başlıklarına göz gezdirmek, her paragrafın ilk cümlesini ve böüm sonundaki
özeti okumak konu hakkında genel bir fikir kazanılmasına yardımcı olur. Daha
sonra tüm sayfaları arka arkaya okumak (bu şekilde dikkat en fazla 10 dakika
yoğunlaştırabiliriz) yerine bölümlere ayırarak okumak, örneğin her paragrafı
okuduktan sonra o paragrafta anlatılanı bir cümle ile özetleyen bir cümle yazıp
sonra okumaya devam etmek daha aktif bir çalışma yöntemidir.
• Okurken önemli yerlerin altına çizmek, küçük notlar almak, özellikle tanımlar,
koyu renk ya da italik yazılmış bilgilere dikkat ederek okumaya çalışmak
önemlidir. Yazı içinde önemli olan bilgilerin yazılış tekniklerine dikkat etmeyi
öğrenmek önemli bir beceridir. Koyu renk yazılan yerleri daha dikkatli
okumak gerektiği bilmek çok temel bir bilgi gibi olsa da dikkat konsantrasyon
sorunu yaşayan çocuklara bu bilgileri ve teknikleri hatırlatmak önemlidir.
• Önemli yerleri işaretledikten sonra hafıza kartlarına kısa notlar almak bilgiyi
daha kalıcı hal getirir.
• Son olarak okunulan bölümü anlatmak (yüksek sesle kendi kendine ya da
anne-babaya anlatarak çalışmak) bilginin işitsel uyaran olarak da işlenmesini
sağlar. Ayrıca sadece okunulan sonrasında tekrar edilmeyen (yazarak,
anlatarak) bilginin %80’ini unutulur.
Yabancı Dil Dersini Çalışırken
• Yabancı dil en çok tekrar gerektiren alanlardan biridir. Bu nedenle tekrar etme
ve pratik çalışmalarının gün içine yaymak sadece ödev ile sınırlı bırakmamak
etkinliği artırabilir. Yabancı dil derslerinin en önemli artısı öğretme
tekniklerinde görsel yöntemlerin en çok kullanıldığı ders olmalarıdır.
Resimler, filmler, oyunlar öğrenmeyi pekiştirir.
• Yeni öğrenilen kelimelerin ezberlenmesi için her kelime için küçük kağıtlara
kelimeyi anlatan bir resim ve Türkçe anlamı not edilip, katlayıp kutuya atılabilir. Kutudan çekilen karttaki kelimenin anlamının ne olduğu hatırlamak
için resimden yararlanabilir, eğer hatırlanamazsa Türkçe anlamının yazdığı
katlı bölüme bakılabilir. Bunu bir oyun gibi puan kazanma şeklinde uygulamak
mümkün olabilir.
• Yabancı şarkı sözlerini dinlemek onları Türkçe’ye çevirmeye çalışmak, ya da
yabancı kanallardaki programların seyredilmesi de dil öğrenmeyi pekiştiren
diğer yöntemlerdir.