TEŞRİK TEKBİRLERİNİ İHMAL ETMEYELİM


“Teşrik” kelime anlamı olarak “eti kurutmak” demektir. Yani hac sırasında kurbanın kesilip de etin güneşte kurutulmaya başlandığı günler kastedilmektedir.
Teşrik tekbirlerine arefe günü; sabah namazından sonra başlanır. Kurban Bayramı’nın dördüncü gününün ikindi namazına kadar (ikindi namazı da dahil) yirmi üç vakit “farz namazların hemen arkasından” getirilir.

Teşrik tekbiri şu şekildedir:“Allâhû Ekber, Allâhû Ekber, Lâ ilâhe illâ’llâhu vallâhu Ekber, Allâhû Ekber ve li’llâhi’l-Hamd”
Teşrik günlerinde alınan tekbirler vacibtir. Çünkü Kur’an-ı Kerim’de; “Allah’ı sayılı günlerde (teşrik günlerinde) zikrediniz.” buyurulmuştur. Hanımlar tekbirlerini içlerinden söyler. Cemaatle ya da ferden namaz kılınınca farzdan hemen sonra yerine getirilir.
Teşrik tekbirinin aslı; Hz. İbrahim (as)’den rivayet edilen şu olaydır: Cebrail (as) Allahû Teâla (cc)’nın ihsan buyurduğu kurban ile Hz. İbrahim (as)’e geldiği zaman; onun oğlu Hz. İsmail (as)’i kurban etme hususunda acele edeceği endişesi ile “Allahû Ekber, Allahû Ekber” diye nida etmiştir. Hz.İbrahim (as) Cebrail’i görünce “La ilâhe illâ’llahû va’llahû Ekber” diyerek cevap vermiştir. Hz. İsmail (as) de, kendisine bedel olarak gönderilen kurbanı görünce: “Allahû Ekber ve li’llâhi’l Hamd) diye tesbihte bulunmuştur. İşte teşrik tekbirleri, bu teslimiyeti ifade eder. Mü’minler “Teşrik Tekbiri” getirirken bu mahiyeti iyi tefekkür etmelidirler.