Insanlar bir kere severler…
…….Vedat kapidan cikmak uzereyken, son defa karisi hulya’nin yanagindan optu ve kendine dikkat et,allaha emanet ol, seni cok seviyorum, canim benim dedikten sonra hulyanin karnini oksadi…..Hulya ikinci cocuklarina dort aylik hamileydi,..Hulya’da sanada iyi isler hayatim, bitanem, bende seni cok seviyorum deyip dairenin kapisini vedat’in arkasindan kapayip icerden kilitledi.
……Hulya uzaktan kumanda ile tv,yi acti ve sonrada kendine hafif bir kahvalti hazirlamaya basladi…Tv.deki kanalda sarkilar ve turkuler programi vardi, Genc bir bayan sarkici ******** Beraber yuruduk biz yollarda,simdi herseyler seni bana hatirlatiyor****> sarkisini soyluyordu.,iclendi hulya, yanaklarindan ilik ilik yaslar suzulmeye basladi, sessizce agliyordu,yavasca yerinden kalkip yan odada uyumakta olan 3 yasindaki kizi yasemine bakti kiz misil misil uyuyordu,Tv, kanalinda soylenen sarkilar inadina ardi ardina dertli ve sevda cekenler icindi sanki….

……..Kocasi Vedat ise giderken,bende seni seviyorum kocacigim demisti,her zaman bir birlerinden ayrilislarinda bu kelimeyi adet etmislerdi,bir iki saatlik kisacik ayrilikda olsa birbirlerini operler,sonrada sevdiklerini soylerlerdi,,,Hulya sadece sarkilari dinliyordu,tv,ye pek bakmiyordu,boyle okunan icli sarkilar onu yaraliyor- dertlendiriyor ve yillarin ardina goturuyordu.Bazen bu tur sarkilari dinlemek istemezdi,bazende dinlerdi dinledikce desarj olurdu…Cunku icinde buyuk ve buruk bir aci vardi, Aradan alti yil gecmesine ragmen bu buruk aciyi gogsunden sokup atamiyordu, TB,mikrobu gibi oraya yerlesmisti sanki..Dort sene arkadaslik yapmislar,tam evlenmeyi plandakilari bir zamanda ihanete ugramisti.
……Hulya buyuk cay bardagi ile tostunu alip tv,nin karsisina oturdu,hem sarkilari dinliyor, hemde gecmisi tekrar gozlerinin onune getiriyordu, cunku ilk askini, delicesine sevdigi , onun kadar da delicesine sevildigini bildigi erkegi kalbinin derinliklerine gommustu, zaman zaman oradan cikarip bir sinema seridi gibi olaylari gozleri onunde canlandiriyordu..

……..Ilk sevdigi erkek, asik oldugu cocuk Kenan’di, tanistiklari zamanlar Kenan 20, Hulyada 17 yasindaydi,ikiside almanyanin Munich sehrinde dogmuslardi, gurbetci cocuklariydilar,Hulyanin ailesi ege bolgesindendi, Kenanin aileside dogu anadolu taraflarindan almanyaya goc etmislerdi…..Hulya kiz kardesini folk danslarina goturuyordu,Kenan’i orda tanidi,kardeslerinin dans ogrenmelerini seyrederken sohbete basladilar, bir birlerine yakinlastilar,onceleri normal bir arkadaslikti,yavas yavas gunler ilerledikce bir birlerine asik olup sevmeye basladilar,Kenan yakisikli delikanliydi, universitede makine muhendisligi okuyordu,Hulyada yeni liseyi bitirmis, simdide design,cilik kursuna gidiyordu…….alti ay sonra birbirlerinden ayrilmaz parca oldular,Hulya; kenani annesi ve babasiyla tanistirdi,iki sevgili adeta iki nisanli gibiydiler.Zaman zaman hulyanin arkadaslari,**** kiz sen yalnislik yapiyorsun, arada kultur farki var, sen onlara uyamazsin diyorlardi ****….Hulya kultur farki nedir ! iste bunu bilmiyordu, cok kulturlu bir ulkede dogmustu, boyle seylere inanmiyordu,.Bizler burda dogduk, burda buyuduk,oyle seyler olmaz,tore kanunlari burda gecmez, biz Kenanla birbirimizi cok seviyoruz,okulu biter bitmezde hemen evlenecegiz diyordu…Kenan bir iki defa Hulyayi kendi evlerine goturup annesi ve babasiyla tanistirdi,Kenanin babasi olgun insandi, ama annesi Hulyayi bir turlu kabullenemiyordu,ona yakinlik gostermeyip mesafeli davraniyordu,arasirada sacma sozler soyluyordu.. acikcasi Hulyanin oglu Kenan ile evlenmesini istemedigini her eline gecen firsatta ima ediyordu ……Birk ac sefer Kenan ile bu hususu tartistilar, Kenan sen uzulme hayatim, biz evlenecegiz kendi evimizde oturacagiz,biz birbirimizi seviyoruz,bizim evlenmemize kimseler mani olamaz diyerekten Hulyayi teselli ediyordu…..Arkadasliklarinin devam ettigi dort seneye yakin zaman icinde bir birlerini cok iyi tanimislardi,birbirlerinin iyi ve kotu huylarini ogrenmislerdi,arasira kucuk kiskancliklar ve kirginliklar olmasina ragmen,bir kac saat sonra yine birbirlerine kosuyorlardi,cunku birbirlerini olesiye sevdiklerine inaniyorlardi,yuz yuze gorusemedikleri zamanlarda msn’i araya sokup ordan konusuyorlardi.

……..Deli dolu yillar cabucak gelip gecti Kenan uni,yi bitirip diplomasini aldi ve muhendis cikti,istedigi ise girdi ve para kazanmaya basladi,Hulya zaten calisiyordu, onunda cok sevdigi bir isi vardi,Bir gun yine café’ de bulustular,… Hulya; bak kenan biz dort senedir arkadasiz herkesler bizi nisanli biliyorlar,bir an evvel aileni bizimkilere gonderde beni istet, once nisan yapariz, bir muddet sonrada evleniriz dedi.,,,Kenan tabi hayatim, bu aksam bizimkilere bu meseleyi anlatayim ve seninle evlenmek icin musaadelerini alayim dedi….Musaadelerini almak kelimesi Hulyanin hosuna gitmedi ama, neticede Kenanin annesi ve babasiydilar,buyukleriydiler pek sesini cikarmadi.Dort senedir beraberdiler,birbirlerini olesiye seviyorlardi,evlenmeyi istedikleri icinde arkadasliklari devam etmisti.
…….Kenan’ la bulustuklari zamanlar onun ailesinin ne zaman gelip kensini isteyeceklerini soruyordu, ama Kenandan kat’i bir cevap alamiyordu,Kenan biraz daha sabirli ol hayatim eninde sonunda evlenecegiz. Bu kadar bekledik biraz daha bekliyelim deyip gecistiriyordu…..Hulyanin cok buyuk bir ruyasi , hulyasi vardi,en buyuk arzusu bembeyaz bir gelinlik icinde kenanin kolunda dugun salonuna girip ilk dansi yapmakti sonrada yoruluncaya kadar dans edip tepinmek ve dort senenin acisini bir anda cikarmak, daha sonrada kenanin kollarina atilip onun kadini olmakti…….
…..Iki gundur Kenandan bir haber alamiyordu,cep telefonu kapaliydi,cilgina donuyordu.ne olmustu Kenana ?, nicin birden ortadan kaybolmustu. Kenanin annesine telefon etti, kadin Hulyanin =sesini duyunca telefonu yuzune kapatti, on dakika icinde bir kac sefer ayni sey oldu, kadin cevap vermek istemiyordu…Bir taksi cevirdi ve Kenanin evine gitti,Defalarca kapinin ziline basti,kimse kapiyi acmiyordu, sinirlendi ve kapiyi yumruklamaya basladi, biraz sonra kapiyi kenanin annesi acti, uzerinde hala geldigi yorelerin elbiseleri vardi. Hosnutsuz bir yuzle; Kenan gitti dedi kadin,Kenan turkiyeye gitti, teyzesinin kiziyla evlenmeye gitti,bundan boyle Kenani arayip sorma, zaten seninle evlenmesine asla musaade etmiyecektim, evine gidince bilgisayarmidir nedir ona bak sana mektup yazmis, dedikten sonra kapiyi Hulyanin yuzune kapadi.

……….Bir anda……Yikilmisti Hulyanin dunyasi,gozlerinin onundeki herseyler kararmisti,basi donuyor midesi bulaniyordu,ne olur tanrim bana yardimci ol diye aglamaya basladi, dort senenin umutlari hayalleri bir anda yok olmustu,bir kac kelime ile herseycikler bitmisti, yine bir taksi cevirip evine gitti ve computerini acti, orda Kenandan bir mesaj vardi.
……********<Hulyam senden ayrildigim icin inan-ki bende cok uzgunum,buyuk askimizin boyle sona ermesini bende istemezdim,Seninle evlenmek istedigimi aileme acinca, deliye donduler dunyayi basima yiktilar,Seninle evlenemezmissim, aile baglari, toreler varmis,Hulya ile evlenemezsin dediler,evlensende ne Hulyaya nede sana rahat veririz, yasatmayiz, seni oldururuz dediler, kucuk yaslarda teyze kizina soz kesmisler, onunla evlenmeye mecburmusum,aksi takdirde aileler arasinda cok kan dokulurmus,beni affet Hulya seni cok sevdim olunceye kadarda sevecegim ama seninle evlenemiyorum, ailem icin bir kurbanlik koyun gibi teyze kiziyla evlenecegim, onlarin kurbani oluyorum, beni affet Hulyam ****>
……Hulya okuduklarina inanamiyordu, daha dogrusu inanmak istemiyordu,neydi bu toreler ? neydi bu asiret meselesi, bu devirde boyle seyler hala oluyormuydu, bir tore ugruna dort senenin aski sevgisi bir anda silinebiliniyormuydu ?.. computerini kapatip sokaga cikti, yuruyordu, hemde suursuzca nereye gittigini bilmeden yuruyordu,dusunceleri durmustu,sanki bir seyler beynindeki dusunceleri bloke etmisti,Ben artik yasiyamam, bu aciya katlanam diyordu,Bir anda hayatina son verip intihar etmek istiyordu,ilerdeki ana caddenin uzerinde yuksek bir yaya gecidi koprusu vardi, oraya cikip kendini asagiya atmayi dusundu,ya’da yanindan gecen otobuslerden birinin onune aniden firlamayi,ama yapamiyordu, cok gencti,kendini oldurmek bile cesaret isiydi,ama yasamak da cok guzeldi,iste butun yasami boyunca ilk defa ne yapacagina karar veremiyordu, olmekmi ? yoksa yasamak mi ? kendine hakim olamiyor beyninde seytani dusunceler cirit atiyorlardi.,onunden gecmekte oldugu bir bufeden bir portakal suyu aldi ve gidip otobus duraklari arkasindaki parkin icinde bir kanepeye oturdu…Portakal suyunu yudumlarken de yasamak ve olmek arasinda karar vermeye calisiyordu.Ne buyuk bir aciydi. Tore,asiret orf ve adetler bir anda koskoca dort senenin askini, sicakligini sevgisini silip atmisti……Olmek istiyordu, yarim saat kadar gozyaslarini gomleginin kollarina silerek kanepede oturdu, saglam kizdi, yavas yavas kendine guvenini tekrar kazanmaya basladi, biraz daha metanetli oldu…hayir hayir, intihar etme, zaman her seyi unutturur, sartlar ne olursa olsun, hayat yasamaya deger diye dusundu, ama bu ani ayriligin yikilisin acisini yillarca cekecegini anlamisti.
….Evine donunce Kenanin is yerine telefon edip gorusmek istedigini soyledi, Kenanin aniden bir aylik izin alip turkiyede cok agir hasta olan bir akrabasini ziyarete gittigini soylediler…

…….Mevsim yazdi,Kenandan ayrilmalari uzerinden alti hafta gecmesine ragmen Hulya hala kendini toparliyamamisti,calistigi is yerinden 6 haftalik izin alarak turkiyeye tatile gitti, Edremitteki teyzesine misafir oldu,Bir hafta sonra teyzesinin kizi Canan’la beraber otobusle 10 gunluk bir ege akdeniz turuna ciktilar,hem tatil yapacaklar hemde turistik ve tarihi yerleri goreceklerdi. Tur otobusleri icindeki kisilere gore cok neseli olurlar, otobus hareket ettikten sonra sirayla herkes one gelip mikrofondan kendini tanitir ve boylece guzel bir arkadaslik baslar, tur bittigi zamanda butun yolcular bir birlerine sarilarak goz yaslari icinde vedalasirlar..
.otobusde kendini tanitma sirasi Hulyaya gelmisti, hala uzgundu yerinden kalkmadi, onun yerine kuzeni Canan kalkti mikrofonda hem kendini hemde Hulyayi tanitti, bu arada Hulyanin almanyada yasadigini, bir kac haftalik tatil icin burada bulundugunu da ihmal etmedi….. Geziyorlar, goruyorlar, eyleniyorlardi, ama Hulya hala uzerindeki durgunlugu bir turlu atamamisti,gercekten gulemiyordu,Kuzeni Canan ise cok cenebaz bir kizdi, herkeslerle sakalasip gulusuyordu, zaman zaman komik fikralar anlatiyordu,…turda bebaber seyahat eden iki genc arkadas vardi, Canan bu genclerlede cok samimi olmustu biri Vedat digeride gurkan di, Hulya ise cok sakindi sadece sorulan sorulara kisa cevaplar veriyordu, Bir aksam yemeginde Vedat canan’a Hulyanin nicin bu kadar sessiz ve huzunlu gorundugunu sordu, Canan da hulyanin basindan gecen hikayeyi anlatti, butun tur boyunca genclerin arkadasliklari devam etti, sabah kahvaltilarinda, aksam yemeklerinde hep ayni masada oturdular, beraberce yuzduler, beraberce tarihi yerleri gezip fikir alisverisi yaptilar,… Otobus turlarinin bir gelenegi daha vardir, grup iyiyse her kes birbirine telefon ve e- mail adreslerini verir, bir cok insanlar tur bittikten sonrada dostluklarina devam ederler.

……Tatil cabuk gecti ve Hulya almanyaya geri donup isine basladi, icindeki buruk aci yavas yavas azaliyordu, bir muddet evvel intihar etmedigi icin kendini sansli sayiyordu…Bir gun Msn,ine bir mesaj geldi, akdeniz turunda tanistigi Vedat gondermisti, Vedat hal hatir sorup selam gondermisti, once ilgilenmek istemedi, sonra ayip olmasin diye cevap yazip tesekkur etti. Daha sonrada net’de konusmaya basladilar.Vedat elektrik muhendisiydi yurt disinda bir yerde bir iki sene daha okuyup yuksek muhendis olmak istedigini soyluyordu…..Iki ay sonra vedat Hulyaya benimle evlenirmisin diye sordu, Hulyada olumlu cevap Verdi, bir kac haftaligina turkiyeye gidip Vedati daha yakindan tanidi, 3 ay kadar daha net,de konustuktan sonra Vedati almanyaya davet etti,…Bir kac hafta sonra da almanyada evlendiler……Hulyanin buyuk bir arzusu hulyasi vardi, bembeyaz gelinlik icinde kenanin kolunda dugun salonua girip ilk dansi yapmak…iste O aksam Hulya bembeyaz gelinlik icinde dugun marsi ile Vedatin kolunda bembeyaz gelinlik icinde,icin icin gozyaslarini icine akitarak Dugun salonuna girdi. mutlumuydu ?yoksa mutsuzmuydu ? bu salona beyaz gelinlik icinde Kenanin kolunda girmeyi arzu etmisdi ama O aksam Vedatin kolunda giriyordu. Bir kac saat sonrada Vedatin kadini olmustu..

…….Evlendiler Vedat cok efendi ve anlayisli bir insandi, esini ve cocugunu cok sevip uzerlerine titriyordu, bir cocuklarida yoldaydi, ailesine cok duskundu, her evden ayrilirken seni cok seviyorum hulya kendine iyi bak diyordu, Hulyada ayni karsiligi verip bende seni cok seviyorum canim derdi. Vedati sevmesine ragmen seni seviyorum kelimesi kalbinin taaa derinliklerinden gelmiyordu, belki bir gun tamamen Kenani unutur ve o zaman butun kalbiyle Vedati sevebilirdi…..Kenanin teyzesinin kiziyla evlendigini duymustu,bir sene sonrada gecimsizlikten ayrildiklarini isitmisti,. Tore kanunlari uc guzel insanin hayatlarina buyuk bir darbe vurmus, yillarca unutulamiyacak buruk acilar birakmisti….
…….Hulya hem goz yaslarini siliyor hemde dertli sarkilari dinliyordu, o sirada yandaki yatak odasinin kapisi acildi ve kucuk yasemin kosarak annesinin kollarina atildi, seni cok seviyorum annecigim,babamida cok seviyorum,sonra elini annesinin karni uzerine koyup kardesimide cok seviyorum dedi. Hulya yerinden kalkip tv.yi kapatti ve goz yaslarini kuruladi, kizina biraz kahvalti hazirlamasi lazimdi, yumurcak Yasemin annesinin etegine yapisip, annecigim sen babamida seviyormusun diye sordu, Hulya tabi kizim babanida cok seviyorum o bizim her seyimiz deyip kucuk kizin poposuna hafif bir saplak atti.

********< Beraber yuruduk biz bu yollara simdi herseyler seni bana hatirlatiyor****>

Sir.Ako tarafindan yazilmistir.
9 Kasim 2005 Sydney
Okuyanlara binlerce tesekkurler…
Be kind to each others