Belgesel fotoğrafçısı Zed Nelson'ın yeni kitabı "Love Me", kusursuz güzellik takıntısını ve estetik operasyon çılgınlığını acımasızca eleştiren çarpıcı bir çalışma...

Belgesel çalışmalarıyla tanınan Zed Nelson, modern zamanların ve tüketim toplumunun bireyler üzerindeki yıkıcı etkisinin izlerini sürmek için vizörünü sosyal içerikli konulara çeviren bir fotoğrafçı... Değişik kültürlerin gözlemlediği fotoğraflarında Zed Nelson, insanların zayıf yönlerini, korkularını ve aynı zamanda da tutkularını ele alıyor. Nelson'ın çalışmaları kimi zaman bir tokat etkisi yaratırken kimi zaman da küçük mutlulukları ve güzel anları yakalayan kareler olarak görenleri büyülüyor.

Uluslararası platformda büyük ses getiren belgesel kitabı Gun Nation'da Nelson, Amerikan toplumunun silahlar ile yaşadığı aşk ve nefret ilişkisini çarpıcı fotoğraflarla ele alıyor. Tüketim toplumunun paranoyak ruh hali ve bireysel şiddetin toplumsal şiddetle çatışması, üç yıl süren çalışmalar sonucunda ortaya çıkan Gun Nation'ın ana temalarını oluşturuyor. Zed Nelson'ın geçtiğimiz günlerde yayınlanan kitabı Love Me ise toplumun bir başka takıntılı tutkusunu ele alıyor. Sadece Amerika ya da Avrupa'dan değil; Ortadoğu ve Afrika gibi farklı topraklardan da edindiği gözlemleri Love Me'de bir araya getiren Zed Nelson, eleştiri oklarını bu kez modern dünyanın kusursuz güzellik takıntısına ve bu ideale ulaşmak adına bir çılgınlığa dönüşen estetik operasyonlara yöneltiyor.

Nelson; Love Me projesi için beş kıtada toplam 17 ülkeyi gezerek; estetik cerrahlar, anoreksi hastaları, güzellik kraliçeleri, vücut geliştiriciler, modeller, ev kadınları, ***** yıldızları, iş adamları ve askerlerle görüşüyor. Nelson'ın fotoğrafladığı kişiler, her ne kadar bedenlerine kendi istekleri ile müdahale ettirmiş olsalar da aslında toplum ve etrafındakiler tarafından kabul görmek için kendilerine yabacılaşan modern çağın kurbanları...

İşte Zed Nelson'ın belgesel fotoğraf kitabı Love Me ile ilgili kendi yorumları...

Kabul Görme İsteği
"Bu projeye 30'lu yaşlarımda başladım. Aslında bu bir tesadüf değildi... Fikrin tam olarak nasıl kafamda oluştuğunu hatırlamıyorum. Belki de bir gün aynaya baktığımda ve sonsuza kadar yaşayamayacağımı düşündüğümde, böyle bir projeyi hayata geçirmeye karar verdim. Eminim ki vücudumun değişimi karşısında şaşkınlığa kapılan yalnızca ben değilim... Öyle bir an geliyor ki insan, vücudunun tamamen kendi kontrolü altında olmadığını ve ona hükmedemeyeceğini anlıyor. Aynı zamanda kendi vücudunu algılayış biçiminin aslında başkalarının beğenileri üzerine kurulu olduğunu da fark ediyor. Kabul görmenin ve beğenilmenin yolunun fiziksel kusursuzluktan geçtiği yanılgısı; günümüz modern toplumunda salgın bir hastalık gibi yayılmış durumda."

İkonlaştırılan Gençlik Kavramı
"Fotoğrafçılığa, insana dair olan şeyler üzerinde yoğunlaşarak başladım. Yaklaşık on yıl boyunca tüm dünyayı gezerek farklı kültürleri görüntüledim. Ne yazık ki dünyanın en ücra köşesinde bile benim de ait olduğum Batı kültürünün karanlık ve yıkıcı izlerine rastladım. Gençlik kavramını yücelten ve ikonlaştıran bir dünyada yaşıyoruz. Estetik operasyonlar, yıllık 160 milyar dolarlık dev bir endüstri haline geldi. Kusursuz bir vücuda sahip olma hayali, Batılı medyanın yarattığı bir yanılsama... Beyaz ırka ait olan özelliklerin kriter olarak kabul edildiği güzellik kavramı, günümüzde adeta bir paket haline getirilip bütün dünyaya dağıtılıyor. Asyalı kadınların çekik gözlerini Batlı kadınların gözlerine benzetmek için yapılan estetik operasyonlar tüm dünyada yaygınlaşıyor. Afrika'da saç düzeleştirici ürünler, yok satıyor. Güney Amerika'da kadınlar, Barbie bebeklere benzemek için estetik operasyonlara başvuruyorlar. Artık dünyadaki birçok derginin kapağında sarı saçlı kadınlar yer alıyor. Japonya'da genç kızlar arasında anoreksi hastalığı gittikçe yaygınlaşıyor. Bir zamanlar Çin'de 'ruhsal kirlilik' olarak kabul edilen ve yasaklanan güzellik yarışmaları ise artık ülke genelinde düzenleniyor."

Yükselen değer: 'Şekilcilik'
"Güzellik kavramı, günümüzde tüm kapıları açan bir anahtar ve aynı zamanda da uluslararası bir sektör... Yapaylık, her geçen gün daha çok takdir görüyor. Peki, güzellik ve gençliğin ikonlaştırıldığı bu kültürü kim yaratıyor? Her ne kadar bunun sorumlusu olarak yüksek mercileri eleştirsek de bizim de bu kültürün oluşmasında rol oynadığımız gerçeğini kabullenmemiz gerekiyor. Ne de olsa nasıl göründüğümüz; sosyal, psikolojik ve ekonomik açıdan bize hayatta birçok avantaj sağlayabiliyor.

Etrafımızdaki kişilerin vücutlarını eleştirirken ne kadar acımasız olduğumuzu bildiğimiz için kendi vücudumuzdaki kusurları yok etme konusunda da bir o kadar takıntılı davranıyoruz. Araştırmalar, yeni tanıştığımız kişilerin hoş görünüp görünmediklerine bir saniyede karar verdiğimiz gösteriyor. Karşımızdaki kişinin görüntüsü ile bilinçaltımızda oluşan yargı, o kişiyi tanımaya başladıktan ancak uzun süre sonra o kişinin karakter özellikleri ilen bağlantılı olarak şekilleniyor. Günümüz dünyasını şekilcilik yönetiyor. Aramızdan güzel olanlar, kendilerine daha kolay partner bulmakla kalmayıp aynı zamanda daha iyi işlere sahip oluyorlar. Sosyal ilişkiler konusunda da bir adım önde oluyorlar."

Estetik Operasyon Çılgınlığı
"Hangimiz daha çekici görünmek istemeyiz ki? Çekici ve güzel olmak için küçücük burnumuz, sımsıkı vücudumuz, uzun bacaklarımız ve düz karınlarımız olması gerektiği konusunda adeta beynimiz yıkanıyor. Kusursuz güzellik ve gençlik, ulaşılması gereken bir ideal olarak sunuluyor. Avrupa'da bankalar estetik operasyon yaptırmak isteyenlere özel kredi paketleri sunuyorlar. Amerika'da ise estetik operasyonlara başvuranların yüzde 30'nun yıllık gelirleri 25 bin doların altında. Amerikalılar, her geçen yıl estetik operasyonlara eğitime harcadıklarından daha fazla para döküyorlar. Günümüzde estetik operasyonlar; kusurları örtmek için değil kusursuzluğu yakalamak için adeta bir çılgınlığa dönüşmüş durumda. Herkes, bu çılgınlığa kapılmış durumda."

Güzellik Kraliçelerinin Dramı
"Dünyadaki güzellik kraliçelerinin ortak özelliği, hangi milletten olursa olsunlar Batılı bir görünüme sahip olmaları. On yıl önce Afrika'da güzellik kraliçesi olan kadınların vücutlarını kıvrımlıyken artık günümüzde Batılı kadınların vücut hatlarına sahip olan adaylar seçiliyor. Bazı kültürlerde güzellik, toplumun her katmanında rol oynuyor. Rusya'da Federal Atom Enerjisi Kurumu, her yıl kadın çalışanları arasında güzellik yarışması düzenliyor. Brezilya'da uyuşturucu kaçakçılığından hapiste yatan kadınlar, hapishanede kendi güzellik yarışmalarını düzenliyorlar. Özellikle Amerika'da küçük kızlar arasında düzenlenen güzellik yarışmaları ise ailelerin çaresizce çocuklarını alet ederek kabul görme ve beğenilme takıntılarını doyurmaya çalışmasını gözler önüne seriyor."


Amerika Teksas`ta düzenlenen Universal Royalty Güzellik Yarışması`nda birinci seçilen 9 yaşındaki Katie.


Amerika Teksas`ta bir güzellik merkezinde botoks uygulayan sağlık görevlisi.


Teksas Dallas`ta her yıl düzenlenen Estetik Fuarı`nın ziyaretçilerinden Sally Walker.


Brezilya Rio`daki bir yüz germe ameliyatı. Estetik sektörü tüm dünyada yıllık 160 milyar dolarlık dev bir endüstri.


New Jersey`de çene ve karın liposuction`ı yaptıran 46 yaşındaki Anthony Mascolo; ``Benden 20 yaş genç erkeklerle rekabet ediyorum`` diyor.


Las Vegas`ta düzenlenen Mr. Olympia Vücut Şampiyonası`nın birincisi Ronnie Coleman, yarışmanın son bölümünde aylardır yaptığı sıkı diyet ve fitness antrenmanları yüzünden nefes almakta zorlandığı için oksijen maskesi takıyor.


Brezilya Rio`da yaşayan estetik cerrah Ox ve eşi Angela.


``Beni öldür ama güzelleştir`` diyor eski bir İran atasözü... 20 yıldır İran`da kadınların kapanması ve başörtü takması için katı uygulamalar var. Kanunlar, kadınların şarkı söylemesini, dans etmesini ve makyaj yapmasını yasaklıyor. Ancak tüm bu yasaklara rağmen burun estetikleri dünya genelinde en çok İran`da yapılıyor. Tahran`da burun estetiği yaptıran 19 yaşındaki Elham ve 55 yaşındaki annesi.


Çin`de burun uzatmak için kullanılan protezler.


Miss İngiltere Güzellik Yarışması`nda dereceye giremeyen Miss Essex...

Marie Claire