Şişli Terakki’ye TÜBİTAK’tan ödül
Terrakki Lisesi Tübitak ödüllerinin peşini bırakmıyor Bu yıl da Tübitak Biyoloji dalında Avrupa Bölge birincisi ünvanını elde etti. Açıklama şöyle: “Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığınca Ortaöğretime devam etmekte olan öğrencileri temel ve uygulamalı bilimlerde çalışmalar yapmaya teşvik etmek, çalışmalarını yönlendirmek ve bilimsel gelişmelerine katkıda bulunmak amacıyla her yıl Ortaöğretim Öğrencileri Arası Araştırma Projeleri Yarışması düzenlemektedir. 2009-2010 öğretim yılında düzenlenen proje yarışmasına Türkiye genelinde 12 Bölge merkezinde 3126 proje başvurusu yapıldı, projeler her dal için ayrı ayrı oluşturulan jürilerce değerlendirilip, seçilen projeler bölge merkezlerinde 1 hafta boyunca sergilendi. Terakki Vakfı Özel Şişli Terakki Lisesi 10. Sınıf öğrencilerinden Ece Gülkirpik ve Merve Keleş “Siyanogeniklerin Apoptoza Etkisi” adlı projeleriyle, sergilenen 21 Biyoloji projesi arasından Biyoloji Dalında Birincilik ödülü alarak, Avrupa Bölge finalisti olmaya hak kazandı. Öğrenciler, okullarının doku kültürü laboratuvarında gerçekleştirdikleri projelerinde, HeLa hücre soyunu kullanarak kanser tedavisinde kemoterapi ve radyoterapiye alternatif bir tedavi olarak bilinen APOPTOZ’u (programlı hücre ölümünü) tetikleyen “Gazal boynuzu-Lotus corniculatus” ekstresi ile çalıştılar ve gazal tohumu ekstresi ile serviks kanseri (rahmin girişinde bir yapı) hücrelerindeki hızlı çoğalmanın kontrol altına alınabileceğini kanıtladılar. Ece Gülkirpik ve Merve Keleş 29 Nisan – 4 Mayıs 2010 tarihleri arasında Ankara’da yapılacak olan final yarışmasına diğer bölgelerden gelen projelerle yarışacak ve çalışmalarını çeşitli üniversitelerin akademisyenlerden oluşan jüri üyelerine sunacaklar.”
Kurtarın Levent’i
şu araç işgalinden
Yıllardır 4. Levent sakinlerinin servis araçlarından şikayetçi olduğunu bilmeyen yok gibi. Tüm uyarılara ve yetkililerin çalışmalarına rağmen iş yerlerinin servis araçları 4. Levent’in tüm cadde ve sokaklarını adeta bitirmiş durumda. 4 Levent’teki ardı arkası kesilmeyen bu şikayetlere son zamanlarda Leventlilerde katıldı. Levent Kavşağı’ndaki servis işgalinden yakınan semt sakinleri “Uğur Mumcu Caddesi, üç şeritli bir yol, iki şerik Levent’e, bir şerit ise Etiler’e gidiyor. Etiler yönüne giden şeride araçlar park edince zaten dar olan yol içinden çıkılmaz bir hale geliyor” şeklinde konuşuyor.
YAVRU
KARTAL’IN AYAĞINI KESTİLER
Bursa’da 2004 yılında bir günlükken bacağı kesilen Sergen bebeğin ailesinin şikayetiyle hakkında dava açılan Doktor Sultan Gürsucu Koç, beş ay hapse mahkum edildi.
Talihsiz Sergen, şimdi renklerine aşık olduğu takımın forması üzerinde herşeyden habersiz yatağında yatıyor.
Doğumun ardından Çekirge Çocuk Hastanesi’ne sevk edilen bebeğin Doktor Sultan Gürsucu Koç tarafından muayenesi sırasında bacağında morarma görüldü. Ertesi gün kangren teşhisi ile sol bacağı diz altından kesildi.
Eşref-Perihan Yağlı çifti, 3 gün sonra Dr. Faruk Dinçşahin ve Dr. Sultan Gürsucu Koç hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık takipsizlik kararı verdi. Bir üst mahkemeye yapılan itiraz sonucunda doktorlar hakkında “İhmal ve dikkatsizlik sonucu uzuv kaybına neden olmak” suçundan dava açıldı. Davanın 13. oturumunda mahkeme Dr. Faruk Dinçşahin’in beraatine karar verirken, Dr. Sultan Gürsucu Koç’u ise kusurlu bulup 5 ay hapse mahkum etti. Cezayı da erteledi. Eşref – Perihan Yağlı çifti, şimi hem Çekirge Çocuk Hastanesi, hem de Doktor Sultan Gürsucu Koç hakkında 250 bin liralık tazminat davası açmaya hazırlanıyor.
Naciye Sultan siteliler yandı!..
Ulus’ta Boğaza nazır Naciye Sultan Sitesi’ndeki evini teminat gösteren İsadamı Doğan Kasadolu’nun başvurusu tüm siteyi yaktı. Banka iskanı olmadığı için evi teminat kabul etmeyince sitenin kaçak olduğu ortaya çıktı. Boğaziçi İmar Müdürlüğü Kasadolu’nun oturduğu blok için mühürlenme kararı verilirken diğer bloklarla ilgili de işlem başlatıldığını duyurdu. Lüks sitenin yıkım sürecini başlatan olay, 26 yıl öncesine dayanıyor. Bankaya teminat gösterilmek istenen dairenin kaçak olmasının ortaya çıkmasıyla durum mahkemeye intikal etti. Binaların kaçak yapıldığı gerekçesiyle mühürleme kararı verildi.
Koç Köprüsü’nde kaza ucuz atlatıldı
Beşiktaş Etiler Nispetiye Caddesi’ndeki Koç Köprüsü’nde sürücüsünün kontrolünü kaybettiği cüruf yüklü 50 EP 039 plakalı tır’ın dorsesi, 5 metrelik köprüden aşağı kaydı. Tır’ın çekicisi ise yan yatarak köprüde asılı kaldı. Olay yerine gelerek incelemede bulunan polis ve itfaiye ekipleri, köprünün temizlenmesi ve asılı kalan tır’ın kurtarılması için anında çalışma başlattı. Olay sonrası kazayı yara almadan atlatan tır sürücüsü ise ifadesine başvurulmak üzere polis merkezine götürüldü.

İNSAN HAKLARI TOPLANTISINDAYDIK
Beşiktaş Kaymakamlığı’nda İnsan hakları toplantısı gerçekleşti. Biz de Beşiktaş Gazetesi olarak bir temsilci ile toplantıda hazır bulunduk. Yasa gereği her zaman bu tür kurullara ilçe gazetesi olarak bir temsilci gönderen Beşiktaş Gazetesi yetkilileri, ilçeye haberciliğin dışında bu tür sosyal olaylarda da katkı vermek amacıyla toplantılara katılındığını açıkladı.
Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel’in başkanlığında toplanan kurulda, insan hakları konusunda şikayet öneri ve istek gelip gelmediği ile oturum başladı. “İşin büyüğü küçüğü olmaz kendi iç denetimimizi yapmış oluyoruz” diyen Yücel, toplantıda daha önce masaya yatırılan konuları da detaylıca ele aldı. Beşiktaş Sinanpaşa Sağlık Ocağı’ndan yoğunluk ile ilgili durumun kısa sürede çözümlenmesi için not alınırken Yıldız Parkı’nda başı boş köpeklerin artmasıyla saldırı olayların fazlalaşmasıyla gelen şikayetler değerlendirilerek saldırgan hayvanlar için de hayvan hakları kanununa göre de nasıl bir çözüm geliştirilmesi gerektiği konuşuldu. Arnavutköy Yolu Sokağı’nda Maya Sitesi’nin olduğu yerdeki araçların çekilmediği de yine konular arasındaydı. Yolun diğer tarafında araçların park edebildiği ama karşı tarafında ise park edilmemesi gerektiği halde park yapıldığı dile getirildi. Trafik sorunu ile birlikte yine kurulda otopark sıkıntısı da kurul üyelerince ele alındı. Başkalarının haklarına saygı duymak insan haklarının başlangıcı denilerek Beşiktaş kent gündemi ve çalışma prensibi ele alındı. Kamu kurumlarındaki çalışma hassasiyeti ile ilgili kurula gelen emekli bir öğretmenin teşekkür mesajı ve Gazeteci – Yazar Perihan Mağden’in de teşekkür mesajları kurul üyelerine paylaşıldı.
Her ayın ilk haftası Perşembe günleri gerçekleştirilen İnsan Hakları toplantısında, şu isimler katıldı: “Gazete Beşiktaş Temsilcisi Didem Tutal, İl Genel Meclis Üyesi Süleyman Kartal, AK Parti Beşiktaş İlçe Başkan Yardımcısı İbrahim Kaya, CHP Temsilcisi Ayşe Kuru, İstanbul Bürosu Temsilcisi Av. Müslim Eriş, Umum Emlak Kom. Odası Başkanı Sabri Ateş, KültürMahallesi Muhtarı Dursun Gül, Kaymakamlık Yazı İşleri Müdürü Gönül Turan, Galatasaray Üniversitesi Özen Ülgen Adadağ, İnsan Hakları Derneği İstanbul Temsilcisi Nermin Çakır, İlçe Sağlık Grup Başkanı Şeyma Şahin.”
Oğul Çetin’in
başı ağıracak…
ETİLER- Ünlü yönetmen Sinan Çetin’in oğlu Rüzgar Çetin hakknda, polis memuruna küfrettiği gerekçesiyle 2 yla kadar hapis istemiyle dava açld. İddiaya göre, ünlü yönetmenin oğlu Rüzgar Çetin, kendisini kovalamaca sonucu yakalayp kimlik soran polis memuru Seyit Mehmet Y.’ye küfretti. Çetin hakknda 2 yla kadar hapis cezas istemiyle 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açld. Ancak mahkeme görevsizlik karar verdi ve dosyay Sulh Ceza’ya gönderdi.

Üçüncü Köprü’ye Robert de karşı…
ARNAVUTKÖY- İstanbul’a yapılması düşünülen 3. Köprü Projesi Robert Kolejlileri de ayaklandırdı. Ama bu olay farklı bir tepkiyle ortaya çıktı. Robert Kolej’de okuyan öğrenciler, Arnavutköy’e yapılması düşünülen 3. Köprü’ye karşı ‘Çilek Tarlalarıydı’ adlı bir film hazırladı. Liseli öğrencilerin gözünden İstanbul’un farklı semtlerini anlatan filmler, her ay Akbank Sanat Merkezi’nde gösteriliyor. Etkinlik Arnavutköylüleri sevindirdi.
Beşiktaş Sahili’nde erkek cesedi…
KURUÇEŞME- Beşiktaş Sahili’nde geçtiğimiz haftalar içinde bir erkek cesedi bulundu. Vatandaşlar kıyıya vuran cesedi görünce şoke oldu ve durumu kısa süre içinde emniyet güçlerine bildirdi. Edinilen bilgiye göre, Beşiktaş’ta denizden bir erkek cesedi çıkartıldı. Konuyla ilgili alınan bilgiye göre Kuruçeşme sahilinde gezen vatandaşların denizde bir erkek cesedi görmesi üzerine cesedi karaya çıkartan polis, gerekli araştırmaya başladı.
Metro hattında tinerci korkusu
LEVENT- Levent’te tinerci korkusu yaşanıyor. Taksim-Levent Metrosuyla ilgili son haftalarda şikayetler alınmaya başlandığı söyleniyor. Edinilen bilgiye göre, yolcularca metroda ve istasyonlarda güvenlik zaafiyeti yaşandığı söyleniyor. Madde bağımlısı kişiler yüzünden can güvenliğinden endişe edenler arttı. Metroda madde bağımlı olduğu sanılan bazı kişilerin yolculardan korkutmak süretiyle zorla para istediği öğrenildi.
Lüks Rezidans’ta korkutan yangın
BEŞİKTAŞ- 23 katlı binada sebebi henüz belirlenemeyen yangın çıktı. Binanın en üst katında çıkan yangına müdahale etmek üzere Şişli, Beyoğlu, Beşiktaş, İstinye, Seyrantepe ve Mecidiyeköy itfaiye grupları ile Bakırköy’den köpük kulesi gönderildi. Yangın çıkan 23 katlı ‘Bellevue’ isimli rezidansta bulunanlar tahliye edildi. Rezidanstan dumanların yükseldiğini gören sakinler, panik yaşadı.

ENGELİLERE İŞ İMKANI
Beşiktaş Belediyesi’nden engelli vatandaşlar için bir ilke daha imza attı, bir atılım daha gerçekleştirdi… Beşiktaş Belediyesi, Galatasaray Rotaract Kulübü, Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği ve Yenibiris.com işbirliğiyle organize edilen Engelliler Kariyer Günü, Nisan ayının ilk haftasında Beşiktaş Evlendirme Dairesi’nde düzenlendi. Türkiye’de ilk kez düzenlenen bu etkinlikle, iş arayışında olan engelli vatandaşlar, personel arayışında olan kuruluşlar ve bu alanda faaliyet gösteren dernek ve vakıflar bir araya geldi. Yirmiden fazla firmanın temsil edildiği kariyer günü yüze yakın ziyaretçiyi ağırladı.
Engelli vatandaşlar, özel olarak hazırlanan kayıt masasında özgeçmişlerini hazırlatma ve fuaye alanında kurulan firma stantlarında insan kaynakları yetkilileri ile görüşme fırsatı buldu. Konferans salonunda düzenlenen kariyer paylaşımı toplantısında ise engelli vatandaşlarla ilgili güncel mevzuatın yanı sıra başarı öyküleri ve yaşadıkları sıkıntılara ilişkin çözüm önerileri tartışıldı. Oturuma konuşmacı olarak Avukat Işıl Bağatur; Avukat, Müzisyen ve Eğitmen görme engelli ikizler Selim ve Kerim Altınok; Bedensel Engelli Basketbol Milli Takımı oyuncuları Selim Sayak ve İsmail Ar ile Türkiye İşitme Engelliler Derneği’nden ödüllü Grafikerler Koray Çivril ve Enes Erkoç katıldı.
AÇIK KAPI GÜNLERİ
Beşiktaş Belediyesi Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi çalışmalarına Nisan ayı kapsamında da devam ediyor. Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin “Açık Kapı Günleri” etkinlikleri “Kadının İnsan Hakları Bilgilendirme Toplantıları” ile devam ediyor. Üç toplantıdan oluşacak serinin ilki 8 Nisan 2010 Perşembe günü 11.00–13.00 saatleri arasında Beşiktaş Belediyesi’nin bünyesindeki kültür merkezlerinden Levent Kültür Merkezi’nde düzenlendi.
ÜNİVERSİTELER BÜYÜK KATKI VERİYOR
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi ve Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi Koordinatörü Avukat Nazan Moroğlu, ilk gün yaptığı sunumda uluslararası alanda yapılan çalışmalar ve Türkiye’ye yansıması, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) ve Avrupa Birliği Yönergeleri, Cumhuriyet’in ilk on yılında kadın erkek eşitliğinin sağlanması amacıyla yapılan devrimler konularını paylaştı.
AİLE İÇİ ŞİDDET MASAYA YATIRILACAK
İlk toplantı Nisan ayının ikinci haftasında başlarken gerçekleşecek olan diğer toplantı ise yine ayın son haftasında düzenlenecek. 22 Nisan 2010 tarihli ikinci toplantıda ise aile içinde kadın hakları, evlenme, boşanma, eşler arası mali ilişkiler, mal paylaşımı ve miras konuları gündeme alınacak. 29 Nisan 2010 üçüncü toplantının konusu ise kadına yönelik aile içi şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurunun korunması olarak belirtiliyor.
ŞAİR KEMAL ÖZER ŞİİRLERİYLE
MELİH CEVDET ANDAY SAHNESİ’NDEYDİ
Beşiktaş Belediyesi Ustalara Saygı Günleri devam ediyor. 30 Haziran 2009 tarihinde hayata veda eden şair Kemal Özer, “Ustalara Saygı” toplantıları kapsamında Nisan ayının ilk haftasında Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi, Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde anıldı. Şiirlerinin ve çeşitli türlerde kaleme aldığı düzyazılarının yanı sıra dergicilik ve yayıncılık da yaparak kültür hayatımızı zenginleştiren Kemal Özer için hazırlanan “Ustalara Saygı” gecesinde; Özer’in ailesi ve edebiyatçı dostları ustayla ilgili anı, duygu ve düşüncelerini konuklarla paylaştı. Kemal Özer için hazırlanan “Ustalara Saygı” gecesine konuşmacı olarak katılanlar arasında; Adnan Özyalçıner, Doğan Hızlan, Efe Duyan, Gülsüm Cengiz, şairin eşi Gülşah Özer, Hayri Erdoğan, Hüseyin Alemdar, Mustafa Bayram Mısır, Refik Durbaş, Sennur Sezer, Sezai Sarıoğlu ve şairin kızı Simge Özer Pınarbaşı da yer aldı. Gecede; Kemal Özer’in “Tutsak Kan”, “Yaşadığımız Günlerin Şiirleri”, “Sen de Katılmalısın Yaşamı Savunmaya”, “Onların Sesleriyle Bir Kez Daha”, “Sevdalı Buluşma” ve “Temmuz İçin Yaralı Semah” gibi kitaplarında okurlara sunduğu şiirlerinden seçmeler de yorumlandı. “Ustalara Saygı” toplantısında Kemal Özer şiirlerini Tuna Egemen ve Mazlum Kiper seslendirdi.
Sanatseverlere Kemal Özer’in sesinden kendi şiirlerinin de sunulduğu etkinlikte, şairin hayatından fotoğraflar ve görüntüler de izleyiciler ile paylaşıldı.

AFET HALİNDE ACİL TOPLANACAK YERLER
Beşiktaş Belediyesi Afet Yönetim Merkezi, olası bir afet sonrası için yerleşim planı hazırlayarak, Beşiktaş’taki her mahalle için afet toplanma alanı belirledi. Toplam 23 mahalle için ayrı ayrı toplanma alanlarının oluşturulduğu duyuruldu. Ticari işletmelerin yoğun olduğu Balmumcu Mahallesi konumu itibariyle, özellikle 1990-1997 yılları arasında işyerlerinin sayısının hızla artması nedeniyle, 7000 üzerindeki yerleşik nüfusu şu anda yaklaşık 3000′lere varan bir mahalle olarak tanımlanıyor. Askeri yerleşimlerin yoğun olduğu mahalle, düzenli kentleşmenin örneklerinden olarak ifade ediliyor. Balmumcu Mahallesi’nin cadde ve sokak adları belirtilerek Beşiktaş Belediyesi olası bir afet zamanında mahalle sakinlerinin nerede toplanacakları konusunda açıklamada bulundu. 3062 m2′lik alanıyla Mustafa İzzet Efendi Sokak Yeşil Alanı’nda şu sokak sakinleri toplanabilecek: “Dellalzade Sokak, Itri Sokak, Ruhi Bahadır Sokak, Varnalı Sokak.”
3500 m2′lik alanıyla 100. Yıl M. Kemal İlköğretim Okulu’nda şu sokak sakinleri toplanacak: “Gazi Umur Paşa Sokak (30-40), Gazi Umur Paşa Sokak (35-51), 8500 m2′lik alanıyla Karahasan sokak yeşil alanında ise Gazi Umur Paşa Sokak (1-21), Gazi Umur Paşa Sokak (2-24) sokak sakinleri olası bir afet durumunda bu alanda toplanabilecek.”
Barbaros Bulvarı (62-78) sakinleri, 100. Yıl M. Kemal İlköğretim Okulu ve yine 24-60 no arasındaki Barbaros Bulvarı yaşayanları Karahasan Sokak Yeşil Alanı’nda toplanabilecek. Mustafa İzzet Efendi Sokak sakinleri, 100. Yıl M. Kemal İlköğretim Okulu alanında toplanacaklar. Seydi Ali Reis Sokak yaşayanları da 8500 m2′lik alanıyla Karahasan Sokak Yeşil Alanı’nda toplanabilecekleri duyuruluyor. Yine olası bir afet durumunda toplanma alanları içinde Balmumcu Mahallesi’nde Karahasan Sokak sakinleri, Karahasan Sokak Yeşil Alanı’nda ve Morbasan Sokak sakinleri yine Karahasan Sokak Yeşil Alanı’nde toplanabilecekler. 4527 m2′lik alanıyla Mediko2 Sitesi Yeşil Alanı’nda Mediko2 sitesi sakinleri toplanacaklar. İtri Sokak da Mediko2 Sitesi Yeşil Alanı listesinde olası bir afet durumunda toplanacak sokak isimlerinden bir tanesi. Akgüner Sokak sakinleri, İba Blokları sakinleri de Karahasan Sokak Yeşil Alanı’nda toplanacaklar. Bestekar Şevki Bey Sokak sakinleri, 13561 m2′lik alanıyla Balmumcu Parkı’nda toplanabilecekler. Aynı parkta, Bestekar Hacı Faik Sokak, End. İsmail Hakkı Sokak, Hacı Arif Bey Sokak, Enka, Zincirlikuyu Yolu Sokak sakinleri de Balmumcu Parkı’nda olası bir afet durumunda toplanacakları alan olarak gösteriliyor. Mediko1 Sitesi sakinleri de 7300 m2′lik alanıyla Mediko1 Sitesi Yeşil Alanı’nda toplanabilecek.

Çocukevi 17 yıldır hizmet veriyor
Beşiktaş Belediyesi çalışan anneleri iş temposunda bebekleriyle ilgili tüm sıkıntılarını bertaraf etmek için hizmete soktuğu çocuk yuvaları, uzman kadrosuyla çalışmalarına devam ediyor. Bunlardan bir tanesi de Çetin Emeç Çocukevi… BELTAŞ A.Ş tarafından 1992 yılında kurulan Beltaş Vakfı Çetin Emeç Çocuk Evi 17 yıldır aktif bir şekilde çalışmasını sürdürüyor. 03 ile 06 yaş çocuk gruplarını kabul eden Çetin Emeç Çocukevi, doğal ortamda meyve ağaçlarının arasında 5 dönümlük arazide kurulu bulunuyor. Çocuk evinde alanında uzman 5 eğitmen görev yapıyor. Yetkililer çocuk evi ile ilgili şu detayları da aktarıyorlar: “Çalışma saatlerimiz sabah 08.00 ile akşam 18.00 saatleri arasıdır. Velilerin isteğine bağlı olarak her semte servis imkânımız var. Anne ve babaları tarafından sabah bizlere teslim edilen çocuklarımıza burada sabah kahvaltısı, öğle yemeği ve ikindi kahvaltısı şeklinde servislerimiz var. Temmuz ayı tatil dönemi olmaktadır. 11 aylık bir çalışma dönemimiz var. 100 Çocuk kapasiteli bir çocuk yuvası olarak hizmet veriyoruz. Zaten çocuklarımız birbirleriyle uyum içindeler. Alanında uzman olan 5 eğitimci öğretmen eşliğinde hareket ediyorlar. Haftanın 4 günü dönüşümlü olarak, ingilizce, müzik, resim ve ritmik dans dersleri eğitimi veriliyor. Geniş bir araziye sahibiz ve hem ön bahçede hem de arka bahçede parklarımız var. Eğitimcilerimiz üniversitelerin çocuk gelişimi bölümlerinden mezundur. Çocukların her türlü ihtiyacı karşılanmakta ve bakımları da geniş ve ferah bir ortamda giderilmektedir.”
Ayrıntılı bilgi için… Tel: (0212) 258 00 51 – (0212) 227 26 84 – Adres: Dilek Sokak. No: 3 Dikilitaş/Beşiktaş.

MAHALLELERİN SORUNLARINI DİNLİYOR ÇÖZÜM ARIYORUZ
Beşiktaş kentlisinin sorunlarını öğrenebilmek ve çözüm bulabilmek amacıyla tekrar mahallelere dağıldık. Her mahallede yüzlerce kişi ile konuştuk ve görüşler aldık. İşte Bebek Muhtarı Aydın Onar ve Bebek Mahalle sakinlerinin görüşleri:
Bebek Mahallesi Muhtarı Aydın Onar: Bebek Mahallesinde en büyük birinci sorunumuz parktaki köpekler. Herhalde köpek barındırma evi yok. Halkın en büyük şikayeti bundan. İkinci sorunumuz ise otopark… Dışardan gelenlerin otopark sorunları aşmış vaziyette. Kafeler burası dolmuş. O vale sıkıntıları da ayrı bir dert. Bitmedi bitmez aksine çoğalıyor. Yeni bir pastane açıldı o da caddeye bütün masalarını koymuş. Kimse geçemiyor sokaktan… Buradan yetkililere sesleniyoruz bunlara çare bulsunlar. Yerel yöneticilerden öncelikle muhtarlık binası istiyoruz. Senelerdir bu işin sözünü verdiler ama bir türlü yapamıyorlar. Ben muhtar oldum olalı bu sıkıntı var. 43 senedir bu işi yapıyorum. Ama buranın bir dezavantajı var, sit bölgesi olması yani öngörünüm bölgesi olması. İnşaata müsaade etmiyor Büyükşehir; daha doğrusu Boğaziçi İmar Müdürlüğü. Prefabrik yapmak istemiyorlar. Aşağı yukarı 50 ile 100 metre arası modern çok güzel bir yer yapılması gerekiyor. Diğer arkadaşlara 20 muhtarlığa Beşiktaş’ta yer yapıldı. Şahane binalar… Harikulade binalar… Fakat burası olmadı. Yer var, parkta var ama Boğaziçi İmar Müdürlüğü müsaade etmiyor. Belediyenin etkinliklerini hizmetlerini takip ediyorum. Mahalli yönetim ile ilgili toplantılar yapıyoruz. Dileklerimizi iletiyoruz kendilerine… Genellikle tabi ki memnunuz. Başkanımıza başarılar dileriz, bize yardımcı olmasını dileriz.
Aydan Arat: Bu güzel semtimiz Bebek mahallesinin en büyük sorunu açılan korkunç sayıdaki cefa ve restoranlardan doğan trafik sorunu. Çünkü otoparkımız yok, çünkü öngörünüm çünkü inşaat iznimiz yok. Çünkü otopark yapılacak bir karış yer yok. Sevgili belediye başkanımız çözüm üretiyor. Ancak yapılan otopark yeri çok yukarda, ihtiyaca yetmiyor. Birinci sorunumuz bu.
Yerel yöneticilerimizden son derece memnunuz. Ben hem vatandaş olarak memnunum hem muhtarlık heyeti üyesi olarak memnunum. Son derece iyi bir diyaloğumuz var. Bizim ihtiyaçlarımızı anında karşılıyorlar. En azından yanıt alıyoruz, iletişimimiz gayet düzgün. Yapılamayan muhtarlık binasını ben de tekrar etmek istiyorum. Yaşı fazla ama kendi çok genç bir muhtarımız var. Bizim abimiz babamız her şeyimiz. Onun biraz güneş görmesini, oksijen almasını istiyoruz. Tüm hizmetlerini beğeniyorum. İletişim ve kültür sanat olmak üzere ben belediyemizin kent konseyi kadın meclisi yürütme kurulu üyesiyim. Son derece ilgiliyim. Bu konuda semt sakinlerimizi de hem görev almaya hem de iletişimde bulunmaya sadece şikayet değil bir işin ucundan tutmaya davet ediyorum. Gelin Bebek’imize bir bardak çayımızı için parkımızda oturun kuşlarımıza bakın, denizimizi seyredin, lütfen çevreyi kirletmeyin, insan kadar hayvanlarımızı da sevin. Sahip çıkın, birbirimize merhaba diyelim. Lütfen bu güvensiz ortamda suratlarımızın asık olduğu günlerde biz en azından mahalle olarak başlatalım bu sevgi dolu günleri.
Songul Bozkuş: Bebek’te en büyük sıkıntı alt yapıda problem var, altyapı düzenli değil. Otopark problemi var, geçişlerde sorun var, yollar hep kapalı. Özen bekliyoruz, yollar çok yoğun. Arabalar çok var, insanlar rahat geçemiyor. İstediği gibi gelip gidemiyor. Yaşlı insanlar için çok problem oluyor. Bebek güzel bir yer ama pek bakımlı değil. Ben doğma büyüme 25 senedir buradayım. Son yerlerin de açılmasıyla bu kadar yoğunlaştı. Eskiden bu kadar yoğun değildi. Perşembeden sonra çok yoğun. İnanılmaz çok yoğun. O zaman felç oluyor buralar. Evden inmek çıkmak problem. Yerel yöneticilerden alt yapıdaki problemleri çözmesini isterim, otopark için bir çare bulmalılar. İnsanlar için daha rahat geçişler bulmalılar. Genel olarak hizmetlerden memnunuz. Şenlik güzel oluyor.
Ali İdekçi: Yollar çok çukur. İnsanlar gidemiyor, arabalar hiç gidemiyor. Sokaklarımız zaten dar. Kanalizasyonla ilgili sıkıntılarımız, asfalt düz yerde komple gitmiyor. Logarlarda sorun var, altyapı sorunu var. Bunların giderilmesini istiyorum. Çok güzel çalışma var, genel itibariyle belediyemin hizmetlerinden memnunuz.
Savaş İdekçi: Bebek’in bence en büyük sorunu trafik. Kaldırımların düzensiz ve düzgün olmaması. Gece aydınlatması da düzgün olsun isteriz. Karanlık sokaklardan geçerken boş olsa bile tedirgin oluyoruz. Erkek olmamıza rağmen biz bile tedirgin oluyoruz, kaldı ki bayanlar, yaşlılar, küçükler onları zaten saymıyoruz. Yerel yöneticilerin sokakta dolaşmaları lazım. Bir vatandaş gibi hissetmesi gerekiyor. Yolda yürürken giderken eksiği görür zaten. Ücretsiz servis vardı, fena değildi ama daha göremedik.
Hünkar: 32 senedir buradayım. Bebek Kasabı’ndan. En büyük sıkıntı sokağımız… Kimse geçemiyor… Kaç bayan düştü bacağı yarıldı… Kasap arkadaşımızın da hastanede 38 tane dikiş attılar bacağına. Cevdetpaşa Caddesi Germencik Sokak… İlgilenilmesini istiyoruz. Daha fazla iletişim olsun istiyoruz. Hizmetler içinde de kültür sanat ile ilgili organizasyonları güzel buluyorum. Başkanı aramızda görmek istiyoruz. Ve Beşiktaş’ı çok seviyoruz.
Rahel: Bu kadar kafeler açıldıktan sonra açılmadan önce park sorunu halledilmeliydi… Otopark sorunu var. Trafiğe çözüm bulsunlar.
Tahsin Dereli: Bebek semtimizde en büyük sıkıntı trafik… Aşırı felaket trafik var. Bebek’e daha iyi daha yararlı olmalarını istiyoruz. Bu trafik yüzünden kapıdan dışarı çıkamıyoruz. Bizim burada bütün sokaklar aynı. Yaz kış aynı… Fark etmiyor. Evimize gidemiyoruz otopark yüzünden. Çöple ilgili dört dörtlük oldu… Temizlik işlerinden memnunuz. Diğer faaliyetlerinden her şeyinden memnunuz.
Esra: Bebek’in en büyük sıkıntısı araçların çok fazla sayıda olması. Bu araçların duraklama noktalarının olmaması özellikle Cumartesi – Pazar bütün İstanbul sanki Bebek’e akıyor gibi. Çok güzel bir semt, çok seviyoruz ama trafik sıkıntısından dolayı çok fazla şikayetçiyiz. Herkesin dilinde. Mesela biz emlak işi yapıyoruz. Ofisimiz var, buraya gelen misafirler sırf trafikten dolayı bize gelmek istemiyorlar. Otoparkınız yok, duracak noktanız yok, o yüzden siz gelin diyorlar. Bu da bizim işlerimize bile engel oluyor, yani o boyuta gelmiş durumda. Trafik probleminin çözülmesini istiyoruz. Bebek’te güzelleştirme derneklerı falan var, otopark istiyoruz. Yolların genişletilmesini istiyoruz. Vale sıkıntısı var. İsmail Bey’i çok seviyoruz. Ona oyumuzu veriyoruz, Bebek’te yaşayan olarak 38 senedir bir Bebek yaşayanı olarak çözüm istiyoruz. Hizmetleri arasında da kültür sanat organizasyonlarını beğeniyoruz. Çalışmalarının devamını diliyoruz.
Mehmet: Semtin en büyük sorunu trafik. Yerel yöneticilerden valelere bir çare bulunmasını, kaldırımlardan masaların kaldırılmasını, yayaların geçiş hakkına öncelik tanınmasını istiyorum. Tek dileğim İsmail Bey’den bu. Belediyenin her şeyinden memnunuz, sadece Bebekliler olarak yollarımıza tadilat – tamirat yapmıyor. Bunun öncelikle yaptırılmasını istiyoruz. Bebekliler Derneği olarak Bebek’in parkına sahip çıkmasını istiyoruz. Büyükşehir bakıyor ama Beşiktaş Belediyesi olarak da tekrar bakmalarını rica ediyoruz. Gerekli iletişimin kurulması için sesleniyorum. Bebekliler Parkı’ndaki en büyük sorun; bazı zengin ailelerin köpeklerini götürüp oraya çiş-kaka yaptırmaları. Tek kızdığımız konu bu. Gezmeye oturmaya geliniyor, orası kaka yeri değil.

BEŞİKTAŞ KENTLİSİNE ‘YEMEK SANATI’ KURSU
Beşiktaş Belediyesi’nin, Halk Eğitim Merkezi ile ortaklaşa tüm Beşiktaş Kentlilerine ücretsiz olarak el emeği değerlendirme ve meslek edindirme kursları sunuyor. Yabancı dilden yağlıboya resime, bilgisayardan takı tasarımına kadar pek çok farklı alanda kendinizi yetiştirmek, geliştirmek, bu kursun sonunda kendinize yeni bir mesleki beceri edinmek mümkün. Kurs programını başarı ile tamamlayan katılımcılara, Milli Eğitim bakanlığı tarafından onaylı eğitim sertifikaları veriliyor. Bu programlar arasında geçtiğimiz sene en çok ilgi gören alanlardan bir tanesi yemek evi’ydi. Yemek evi çalışmalarını günümüzde de Beşiktaş Belediyesi desteğiyle ve kursiyerlerinin katılımıyla birlikte sürdürüyor. 7′den 77′ye bir çok kişinin dikkatini çeken bu kurs alanında yemek yapmak artık herkes için bir sanat haline geliyor ve sağlıklı beslenmenin kuralları da gündelik hayat için de böylelikle benimsenmiş oluyor. Konuyla ilgili olarak şu açıklama yapılıyor:
“Beslenme ve ev ekonomisi mezunu öğretmenleri eşliğinde sunulan program, Beşiktaş Belediyesinin halk eğitim merkezi ile işbirliği neticesinde açılmış bulunan yemek ve pastacılık kursu olarak biliniyor. İki yıldır Sanatçılar Parkı’nda Lezzet evi’nde Pazartesi’den Perşembe’ye hergün 35 kişilik gruplar halinde olanca hızıyla verimli bir şekilde büyüyerek sürüyor. Kursta; sıcak yemek, mezeler, pasta, börek, diğer hamur işleri, yöresel yemekler, tatlı çeşitleri, deniz ürünleri ile yapılan yemeklerin tarifleri birebir yapılış şekilleri öğretiliyor ve daha birçok konularda bilgiler aktarılıyor.”
Detaylı bilgi için Beşiktaş Belediyesi’nin ücretsiz danışma hattı olan 444 44 55 nolu telefonu arayabilirsiniz.

44 ayrı il 14 ayrı üniversite…
Beşiktaş Belediyesi, öğrencileri barındırmaya devam ediyor. Beşiktaş ilçesi, sınırları içerisindeki Yıldız Teknik Üniveristesi, Galatasaray Üniversitesi gibi 7 tane Türkiye’nin en önemli üniversiteleriyle akademik yerleşke konumunda… Beşiktaş Belediyesi’nin ise hizmete sokmuş olduığu iki yurt ise öğrencileri kendi bünyesi içinde barındırmaya devam ediyor. Beşiktaş’ta 150 kişilik kız yurdu ile 70 kişilik erkek öğrenci yurdunun varlığı ile Beşiktaş Belediyesi’nin eğitime desteği devam ediyor.
Kız öğrenci yurdu ile detaylar ise şöyle sıralanıyor: “2008-2009 Eğitim Öğretim yılında yüksek öğretim öğrencileri için hizmete sunulan Beşiktaş Belediyesi Kız Öğrenci Yurdu, konusunda deneyimli, pedagojik formasyonu almış yönetim kadrosuna sahiptir. Yurt 210 yatak kapasitelidir. Odalar 6 ve 8 kişiliktir. Ayrıca her öğrenciye ait 1 elbise dolabı, 1 etajer, 1 çalışma masası mevcuttur. 2009-2010 Eğitim Öğretim yılında yurtta kalan öğrenciler Türkiye’nin 44 ayrı ilinden gelmekte ve İstanbul’un seçkin 14 ayrı üniversitesinde eğitim görmektedirler. Sunulan hizmetler: Sabah kahvaltısı, Akşam yemeği, 7 gün sıcak su, Çamaşır ve kurutma makinaları, Ütü-ütü masası Etüt ve bilgisayar odası, Revir, Kablosuz internet bağlantısı, TV odası, Kamera sistemi ve 24 saat güvenlik.”
Adres: Çitlenbik Sk. No: 29 Yıldız Beşiktaş Telefon: 0212 236 10 24-25.
Erkek konuk evi ile ilgili detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Beşiktaş Belediyesi’nin Gayrettepe Mahallesi’nde hizmete açtığı Erkek Konuk Evi, 85 kişilik kapasiteye sahip. İki, Üç, Dört ve Altı kişilik oda tiplerinin bulunduğu konuk evinde; 24 Saat sıcak su, Etüt Odası, Bilgisayar Odası, Televizyon Odaları, Kablosuz İnternet, Çamaşırhane, Ütü Odası. Ve her katta kombi sistemi bulunuyor. Ayrıca sabah ve akşam olmak üzere günde iki öğün yemek servisi yapılıyor.”
MUSTAFA KEMAL MERKEZİ SANAT ETKİNLİKLERİ
Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi, dünyaca ünlü sanatçıları ağırlamaya devam ediyor. Mayıs ayı programında ise ‘Piyano’nun Büyük Hanımefendisi’ olarak tanımlanan isim Cristina Ortiz yer alıyor. Haziran ayında da satış listelerinden kısa sürede bir numaraya yükselen Simone Dinnerstein yer alıyor.
Brezilyalılığının kültürel geleneği çerçevesinde tutkulu ataklığı ve bu özelliklerini sarmalayan duygusallığı, Cristina Ortiz’in müzik üretiminin odak noktasını oluşturuyor. Bundan iki yıl önce İstanbul Resitalleri’nde ilk kez sahneye çıkan Cristina Ortiz, 2010 resitalinde Chopin yılı nedeniyle sadece Chopin’in eserlerine yer verecek ve 2010 Ocak ayında ünlü bestecinin ülkesi Polonya’da vereceği resital programını İstanbul’da tekrarlayacak. 25 yılı aşan konser piyanistliği ve albüm kayıtları, Cristina Ortiz’i dünyanın dört bir yanındaki müzikseverlere kopartılamaz bağlar ile bağladı. Ortiz müziğe adadığı yaşamı boyunca sadece konser ve albüm kayıtları ile yetinmeyerek enerjisini oda müziğinin yaygınlaşmasına ve eğitime ayırdı. Beethoven’dan Bernstein’e uzanan çok zengin repertuarının yanısıra daha az bilinen kompozitörlerin eserlerine de dikkat çekmeyi başaran Ortiz’in bu alanda yapmış olduğu Clara Schumann ve Alma Brasileira albümleri özellikle övgüye değer. Bir diğer isim de yine Haziran ayının gözde sanatçısı olmaya aday. 16 Haziran’da Mustafa Kemal Merkezi’nde Amerikan piyanist Simone Dinnerstein MKM Attila İlhan Salonunda sanat severleri bekliyor olacak. Simone Dinnerstein ile ilgili detaylar ise şöyle:
“Amerikan piyanisti Simone Dinnerstein, Bach’ın Goldberg varyasyonlarını seslendirdiği 2005 Carnegie Hall resitalinin ardından uluslararası çevrelerde büyük bir süratle ün kazandı. Simone Dinnerstein, Kennedy Center, Vienna Konzerthaus, Lincoln Center Mostly Mozart Festivali, Aspen, Ravinia ve Stuttgart Bach festivallerine katılımları, Köln, Paris, Londra, Kopenhag, Bremen, Roma ve Lisbon turneleri, Dresden Philharmonic, Czech Philharmonic, New Jersey Symphony, St. Luke, Absolute Ensemble, Baltimore Symphony, Atlanta Symphony ve Minnesota Orkestraları konserleri ile kendisini takip edenlerin başını döndürüyor. Dinnerstein geçen yıl New York Town Hall’da People’s Symphony dizisi ve Lincoln Center Great Performers dizilerinde çaldı. New York Metropolitan müzesindeki üçüncü konserini ise bu yıl veriyor. New York Philharmonic ile Lincoln Center Avery Fisher Hall’daki ilk konserinin tarihi ise Temmuz 2009. Simone Dinnerstein’ın ilk solo albümü 2007 yılında TELARC tarafından yayınlandı. Bach’ın Goldberg varyasyonlarını seslendirdiği albümü ile Simone, Billboard listesinde hem de daha satışlarının ilk haftasında 1 numaraya yerleşti. New York Times ve Los Angeles Times gazeteleri, New Yorker ve Time Out New York dergileri tarafından “2007’nin En İyileri” listelerinde yayınlandı. Barnes & Noble Kitabevi 2007’nin en iyi 5 başlangıcından biri olarak Dinnerstein’ı seçti. Eylül 2008’de bu çok başarılı albüm Diapason d’Or ödülünü kazandı.”

SADRİ ALIŞIK ANISINA ÖDÜL ALACAK ADAYLAR
Sadri Alışık Ödülleri Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde sahiplerini bulacak. Beşiktaş Belediyesi sponsorluğunda 20 Nisan Salı günü Mustafa Kemal Merkezi Attila İlhan Salonu’nda yapılacak ödül töreni öncesi, adayların listesi Sadri Alışık Tiyatrosu Küçük Salon’da gerçekleştirilen bir basın toplantısıyla açıklandı. Sadri Alışık Ödülleri bu yıl 15’inci kez verilecek. Sinema Jürisi Başkanı Atilla Dorsay da sinema ödüllerine aday olan isimleri açıklamıştı. Yapılan açıklamaya göre, 15. Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncuları Ödülleri kapsamında bu yıl “Yılın Onur Ödülü”nün sinema dalında Hülya Koçyiğit ve Ahmet Mekin’e, tiyatro dalında ise Erol Keskin’e verileceğini belirtti.
Atilla Dorsay başkanlığında Biket İlhan, Burak Göral, Çolpan İlhan, Erden Kıral, Fehmi Yaşar, Ömür Gedik, Zeynep Özbatur Atakan’dan oluşan sinema jürisinin belirlediği sinema ödüllerinin adayları ise şöyle: “Yılın En İyi Kadın Oyuncusu adayları, Binnur Kaya (Vavien), Demet Akbağ (Eyvah Eyvah), Nergiz Öztürk (Kıskanmak). Yılın En İyi Erkek Oyuncusu adayları, Mert Fırat (Başka Dilde Aşk), Mete Horozoğlu (Nefes:Vatan Sağolsun), Yılmaz Erdoğan (Neşeli Hayat). Yılın En İyi Yardımcı Kadın Oyuncusu adayları, Büşra Pekin (Neşeli Hayat), Hasibe Eren (Usta), Zuhal Topal (Deli Deli Olma). Yılın En İyi Yardımcı Erkek Oyuncusu adayları, Cemal Toktaş (Güneşi Gördüm), Cezmi Baskın (Neşeli Hayat), Levent Tülek (Deli Deli Olma).”
TİYATRO ADAYLARI
Üstün Akmen başkanlığında Cem Duygulu, Çolpan İlhan, Filiz Kutlar, Hami Çağdaş, Hasan Anamur, Nil Aykon, Refika Sezik, Rengin Uz tarafından belirlenen tiyatro ödüllerinin adayları ise şu isimlerden oluşuyor: “Yılın En İyi Yapımının Yönetmeni adayları, Abdullah Cabaluz (Peer Gynt – Tiyatro Oyunbaz), Ahmet Levendoğlu (Şölen – Tiyatro Stüdyosu), Ragıp Yavuz (Mephisto – İBŞT). Yılın En İyi Kadın Oyuncusu adayları, Yıldız Kenter (Kraliçe Lear – Kent Oyuncuları), Zuhal Olcay ( Şölen – Tiyatro Stüdyosu), Berna Adıgüzel (Hizmetçiler – İBŞT). Yılın En İyi Erkek Oyuncusu adayları, Bülent Emin Yarar Yetkin Dikiciler (Profesyonel – İstanbul Devlet Tiyatrosu), Genco Erkal (Marks’ın Dönüşü), Hakan Gerçek (Van Gogh – Tiyatro Gerçek). Yardımcı Rolde Yılın En İyi Kadın Oyuncusu adayları, Defne Halman (Quintet – Tiyatro Pera), Gülce Oral (Açık Saçık Birkaç Polaroid – Tiyatro 0,2), Yeşim Koçak (Mephisto -İBŞT). Yardımcı Rolde Yılın En İyi Erkek oyuncusu adayları, Caner Çandarlı (Kafes – İBŞT), Çağlar Yiğitoğulları (Mephisto – İBŞT), Ushan Çakır (Açık Saçık Birkaç Polaroid – Tiyatro 0,2).”
MÜZİKAL YA DA KOMEDİ
Müzikal ya da komedi dalındaki adaylar ise şöyle: “Yılın En İyi Yapımının Yönetmeni adayları, Celal Kadri Kınoğlu (Vahşet Tanrısı – İstanbul Devlet Tiyatrosu), Serpil Tamur (İki Çarpı İki – İstanbul Devlet Tiyatrosu), Yücel Erten (Cabaret -İBŞT). Yılın En İyi Kadın Oyuncusu adayları, Demet Evgar (Cimri Kent Oyuncuları), Ülkü Duru (Vahşet Tanrısı – İstanbul Devlet Tiyatrosu), Zerrin Tekindor (Vahşet Tanrısı – İstanbul Devlet Tiyatrosu). Yılın En İyi Erkek Oyuncusu adayları, Alper Kul (Mağara Adamı – BKM), Mert Turak (Cabaret – İBŞT), Uğur Polat (Kredi Kartı-Vak’a aaaaa! – İstanbul Devlet Tiyatrosu). Yardımcı Rolde Yılın En İyi Kadın Oyuncusu adayları, Güzin Özyağcılar (Dullar – İBŞT), Kadriye Kenter (Cimri – Kent Oyuncuları), Mihrace Yekenkülüğ (Aşk Sözleri – Aysa Prodüksiyon). Yardımcı Rolde Yılın En İyi Erkek Oyuncusu adayları, Çağlar Çorumlu (Tarla Kuşuydu Jüliet – İBŞT), Engin Hepileri (Cimri – Kent Oyuncuları), Murat Akkoyunlu (Deniz Altında 6 Tahammülfersa – İstanbul Kraliyet Tiyatrosu).”
LEVENT KÜLTÜR MERKEZİ
‘Belgesel sinema’
Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi’nde ‘Bir Belgesel Bir Gazeteici, Çay ve Simit Günleri’ devam ediyor.
Sanata verdiği kapsamlı destek çerçevesinde belgesel film yapımcılığının gelişmesine de katkıda bulunan Beşiktaş Belediyesi’nin Belgesel Sinemacılar Birliği ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile birlikte düzenlediği, “Bir Belgesel, Bir Gazeteci, Çay ve Simit” günlerinin dokuzuncusu Levent Kültür Merkezi, Onat Kutlar Sinema Salonunda gerçekleşti. Yönetmenliğini Aylin Eren’in yaptığı “Toroslarda Bir Efsane” adlı filmin gösterildiği etkinliğin söyleşi bölümüne, yönetmen Aylin Eren ve Cumhuriyet Gazetesi yazarı Oktay Ekinci katılmıştı. Nisan ayı içindeki diğer buluşma ise, Yönetmenliğini Rabia Bige Berker’in yaptığı Bizim Köy adlı belgesel film gösterimiyle devam etti. Gösterimle ilgili verilen detaylar ise şöyle:
“1933 yılında Niğde’nin Aksaray ilçesi Demirci köyünde doğan, İvriz Köy Enstitüsü mezunu yazar Mahmut Makal’ın öyküsü. Makal, köy yaşantısını, köyde doğmuş ve büyümüş biri olarak, köyün içinden anlatan ilk yazardır. Kendi ifadesiyle İvriz Köy Enstitüsü yazarın bütün hayatını değiştirmiştir. Film, Makal’ın köy öğretmenliği yaptığı sıradaki izlenimlerini yansıttığı “Bizim Köy” romanından esinlenmiştir. Mahmut Makal ve Antalya Aksu Köy Enstitüsü mezunu eşi Naciye Makal yıllar sonra Demirci köyünü ziyaret ederler. Zaman zaman politik baskılarla önü kesilen öğretmenlik mücadelelerinin öyküsü aynı zamanda köy enstitülerinin de öyküsüdür.”
Belgesel sinema günleri devam ediyor. Nisan ayının üçüncü haftasında ve son haftasında yine sinemaseverler birikimlerini genişletecek. Yönetmenliğini Rüya Arzu Köksal Kudu’nun yapmış oluduğu “Son Kumsal” adlı gösterim 21 Nisan günü Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda saat: 19.00′de sanatseverler ile buluşacak.
Film ile ilgili detaylar şöyle sıralanabilir:
“Güzel bir yaz günü, Vakfıkebir kasabasının Dutluk plajında neşeyle koşan çocuklar, top oynayan, horon tepen gençler, güneşlenenler, yüzenler. Bir kaç yüz metre uzakta, onlarca kamyonun sahile boca ettigi kayalar, denizi dolduran iş makineleri. Koyun diğer ucunda ise otoyolu yine aynı dalgalardan korumak için yapılan dalgakıran inşaatları. Doğal limanların ve balıkçı barınaklarının otoyol yapımı yüzünden yok olmasıyla kendilerine yeni yerler arayan balıkçıların takalarını karayoluyla taşımaları ve trajikomik öyküleri… Karadeniz halkının, yol yapma bahanesiyle denizinden koparılmasının hikayesi” Bir diğer belgesel sinema gösterimi de yönetmenliğini Mihriban Sezen’in yaptığı ‘Sokağın Sesi’ adlı film… 28 Nisan tarihinde yine aynı saatte Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda sinemeseverler ile buluşacak. Filmin konusu şöyle: “Curcunası, şiddeti, sakinliği ve sıradanlığı ile sokak herkesindir. Herkesin -tanısın tanımasın yan yana durduğu, teğet geçtiği, çarpıştığı, çatıştığı, buluştuğu yerdir. Hele de kentlerde, hayatın aktığı atardamarlar-toplardamarlar gibidir sokak; o kadar gerekli, o kadar vazgeçilmezdir. Ve sokağın sesi, hayatı yansıtır, hayata yansır. Sokaklar kirlenir, temizlenir her gün. Her gün, sokaklara sesler dolar, sonra uçup gider; bize kulak vermez, dinlemez, kaydetmez, yakalayıp yorumlamazsak yeniden sessiz kalırlar.”

GÜLİZAR KILIÇ’TAN RESİM SERGİSİ
Beşiktaş Belediyesi Levent Hizmet Merkezi’nin giriş katında yer alan Beşiktaş Sanat Galerisi yeni bir sergiye daha ev sahipliği yaptı. Ressam Gülizar Kılıç’a ait resim sergisinde İstanbuldan kesitleri, çeşitli bölegelerde semtlerdeki yasaşmlardan görüntülerin tabloya yansımış halini yakalamak mümkün. Gülizar Kılıç hakkında şu detaylar yer alıyor: “Eskişehir’de doğdu. Orta öğrenimini ve yüksek öğrenimini Eskişehir’de tamamladı. Memuriyete Maliye Bakanlığı’nda başladı. Uzun yıllar çalıştığı TBMM’den Başkanlık Müşaviri olarak emekli oldu. 1989’da Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Galerisi’nde desen dersleri aldı. Çeşitli atölyelerde değişik hocalar eşliğinde desen, pastel ve yağlı boya resim çalışmaları yaptı. Halen çalışmaları sürmektedir. Ankara Ressamlar Derneği ve 78’liler Derneği ve Pir Sultan Derneği üyesidir.”
Beşiktaş Sanat Galerisi’nde yer alan sanatçının katılmış olduğu sergiler şöyle sıralananilir: “2003 Dali Sanat Galerisi Karma Sergi, 2006 Ankara Devlet Güzel Sanatlar Galerisi Kişisel Sergi, 2006 Dedeman Sanat Galerisi Karma Sergi, 2007 Anadolu Medeniyetleri Müzesinde Karma Sergi, 2007 Ankara Güzel Sanatlar Galerisi, 7. Şefik Bursalı Resim Yarışması Karma Sergi, 2007 Diyarbakır Belediye Sanat Galerisi Kişisel Sergi, 2008 Batman Yılmaz Güney Sanat Merkezi Kişisel Sergi, 2008 Batman, Beybun Park’da Kişisel Sergi, 2009 Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezi Karma Sergi.”
Beşiktaş Belediyesi Beşiktaş Sanat Galerisi’nde eserlerini sanatseverler ile bululturan sanatçının almış olduğu ödüller ise şöyle: “2006 Ankara Ressamlar Derneği’nin Kuruluşunun 49.Yılı nedeniyle açılan yarışmasında-Mansiyon, 2007 7. Şefik Bursalı Resim Yarışması-Sergileme, 2010 Ankara Ressamlar Derneği’nin Ata’nın Ankara’ya 90. gelişi adına düzenlenen yarışmada-Başarı Ödülü.”

ORTAKÖY KÜLTÜR MERKEZİ SANAT ETKİNLİKLERİ
Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Tiyatrosu Nisan ayında da birbirinden değişik oyunlara ev sahipliği yapıyor.
Bunlardan bir tanesi 16 ve 30 Nisan’da tiyatroseverlere merhaba diyecek olan Tiyatro Mat tarafından sahneye konulan Örnek Suçlar adlı oyun… Öldürme hikayeleri ele alan oyun, insan hayatına nasıl bakıldığına konusuna farklı bir bakış açısı getiriyor. Oyunla ilgili tanıtım yazılarında ise şu detaylar yer alıyor: “Örnek suçlar Oaxaca Mantarları ‘nın etkisiyle sadece gerçeği söyleyebilen insanların bire bir itiraflarıdır. Yüzde yüz gerçek öldürme hikayeleridir. Oaxaca mantarı: Sadece gerçeği söyleme etkisi yaratan ve Meksika dağlarında yetişen bir mantar türü. İnsanlar o kadar basit nedenler için birbirlerini öldürebiliyor ki? İnanamayacaksınız! İnsan o kadar vahşileşebiliyor ki? İnanamayacaksınız! İnsan aslında o kadar yalnız ve çaresiz ki? İnanamayacaksınız! Bir insanı öldürmek bu kadar kolay olabilir mi? Ya da komik olabilir mi? İnanamayacaksınız! Öldürme hikayeleri bu kadar komik ve eğlenceli olabilir mi? Çok eğleneceksiniz…” Oyunun yazarı: Max AUB. Yönetmen : Bihter Altay. Y.Yönetmenler: Sinem Ceyhan – Tuğba Yarbağ O. Asistanı: Sultan Özdemir. Oyuncular: Sultan Özdemir. Tarık Davutoğlu. Yunus Derin. Teoman Gül.”
Bir diğer oyun da Nisan ayının ilk haftalarında da seyirciyle buluşan “El ele geleceğe” adlı oyun… Migros Çocuk Tiyatrosu, 17-18-24 ve 25 Nisan tarihlerinde de yine tiyatroseverler ile Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde yer alacaklar. Oyun saatleri ise 11.00/ 13.00 olarak duyuruluyor. Migros Çocuk Tiyatrosu, bu yıl “Çevre” mesajına odaklanan “El Ele Geleceğe” adlı yeni oyunuyla Ortaköy’de sizlerle… Bu yıl çevreciliğe odaklı mesajlarla çocukları eğlendiren, eğlendirirken tiyatroyu sevdiren ve aynı zamanda çevre bilincini de aşılayan oyun, bir sahil kasabasında geçiyor. Sahil kasabasında yeğeniyle beraber yaşayan ve doğa içerikli kitap yazan teyze, ziyaretine gelen diğer yeğenleri ile birlikte heyecanlı ve hareketli günler yaşamaya başlar. Kasabadaki orman tehlike altındadır. Oyunda teyze ve yeğenlerinin ormanı korumak için verdikleri mücadele esprili ve akıcı bir dille anlatılırken, poşet kullanımı gibi hatırlatmalar ile de oyun içinde neşeli bir katılım var. Sık sık da çocuklara çevreyi korumaya yönelik mesajlar veriliyor. Geleceğin mimarı çocuklar bugünden “El Ele Geleceğe” bakıyorlar.
Tiyatro oyunlarında Ortaköy Kültür Merkezi hız kesmiyor ve Nisan ayının ilk haftasında perde diyen ‘Önüm Arkam Sağım Solum Banka’ adlı tiyatro oyunu 27 Nisan’da da yine karşımıza çıkıyor.
ASTRONOT YURİ ADINA ÖZEL GECE
Beşiktaş Belediyesi Yuri gecesi düzenledi… Beşiktaş Belediyesi’nin de desteğiyle 9-12 Nisan 2010 tarihlerinde İstanbul’da ikincisi gerçekleşen bu uzay festivali, 7’den 70’e her insana hitap eden aktiviteler içeriyordu. Konferanslar, oyunlar, gökevi seansları, gece ve gündüz gözlemleri, film ve belgesel gösterimlerinin yanı sıra konserler de organizasyonların kapsamında… Etkinlikle ilgili yetkililer şu detayları aktarıyorlar: “Uluslararası Astronomi Birliği, Unesco ve Birleşmiş Milletler 2009 yılını “Dünya Astronomi Yılı” ilan ettiler. Bu çerçevede bir araya gelen İstanbul Astronomi Toplulukları 11 Nisan 2009 tarihinde İstanbul’un ilk Yuri Gecesi etkinliğini düzenlemiştir. Bu yıl ikincisi düzenlenen etkinlikte geçen yıl ulaşılan 1000 kişilik katılımın daha geniş bir kitleye dönüştürülebilmesi hedeflenmektedir. Yuri Gecesi’nin öncelikli amacı insanoğlunun uzaya ilk çıkışını kutlamaktır. Ayrıca, halkın uzay keşiflerine karşı merakını, ilgisini arttırmak, yeni nesil keşifçilere ilham kaynağı olabilmektir. Yuri Gecesi sayesinde Dünya çapında gençlerden oluşan bir eğlence ve eğitim ağı kurulabilmektedir. İstanbul Astronomi Toplulukları, İstanbul’da astronomi kulübü olan altı üniversite – İstanbul Teknik Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Doğuş Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve İstanbul Kültür Üniversitesi – bünyesindeki amatör gökyüzü meraklıları tarafından kurulmuştur.
Yuri Gecesi 2001’den bu yana her yıl 12 Nisan tarihinde uzayın keşfiyle ilgili iki önemli mihenk taşının anısına kutlanır. Bunlardan ilki 12 Nisan 1961’de uzaya çıkan ilk insan Yuri Gagarin, ikincisi 12 Nisan 1981’de uzaya çıkan ilk uzay mekiği STS-1’dir. 2004 senesinde bu etkinlik en büyük ilgiye ulaşmış ve Dünya genelinde 34 ülkede 75 farklı etkinlikle kutlanmıştır. Etkinliği kutlayan şehirler arasında Los Angeles, Stockholm, Antarctica, San Francisco, Tel Aviv, Tokyo gibi önemli yerler varken ayrıca Uluslararası Uzay İstasyonu’nda da kutlamalar düzenlenmiştir.”

SPOR HABERLERİ

BÜTÜN ÖDÜLLERİ BEŞİKTAŞ ALDI
Milliyet Gazetesi tarafndan bu sene 56.’s düzenlenen Geleneksel Yln Sporcusu Ödülleri, Esma Sultan Yals’nda düzenlenen görkemli törenle sahiplerini buldu. Cola Turka’nn sponsorluğunda gerçekleştirilen törene damgasn vuran Beşiktaş Futbol Takm oldu. 2008-2009 sezonunda frtna gibi esip, Süper Lig ve Türkiye Kupas zaferleri yaşayan Kara Kartallar, ‘Cola Turka yln takm’ unvann ele geçirdi. Halk oylamas sonucunda bu onura erişen Siyah-Beyazllar’a ödülünü Ülker Başkan Yardmcs Şener Astan verdi. Onur BAŞTUĞ
Beşi bir yerde!
Beşiktaş beş futbolcusuyla sözleşme yeniledi. Tüm oyuncuların ortak açıklaması “Çok mutluyuz, Başkana ve yönetime teşekkür ediyoruz. Beşiktaş’a hizmet etmek için elimizden geleni yapacağız” oldu. Buna göre 37 yaşındaki Rüştü Reçber ile iki yıllık sözleşme yapıldı, 1.5 milyon TL ödenecek. 36 yaşındaki İbrahim Üzülmese bir yıllık sözleşme yapıldı, 1.1 milyon TL ödenecek. 29 yaşındaki İbrahim Toraman ile 3 yıllık sözleşme yapıldı, 3 milyon TL ödenecek. 35 yaşındaki Yusuf Şimşek ile bir yıllık sözleşme yapıldı. 700 bin TL ödenecek. 29 yaşındaki Uğur İnceman’la 1+1 yıllık sözleşme yapıldı 700 bin TL ödenecek.

Fener’i devirdiler:83-68

Beşiktaş Cola Turka Erkek Basketbol Takımı, Beko Basketbol Ligi’nin 27. haftasında Fenerbahçe Ülker’i açık ara farkla mağlup etti. Akatlar Cola Turka Arena’da oynanan karşılaşmanın ilk dakikalarında boyalı alanda büyük mücadele yaşandı. Taraftarların desteğini arkasına alan ve Engin ile 9 sayı bulan Beşiktaş Cola Turka Erkek Basketbol Takımı, Muratcan ve Cevher ile sayılarını sürdürerek 7. dakikada 16-8 öne fırladı. Siyah Beyazlıların alan savunması karşısında ilk dakikalarda uzun oyuncularını kullanamayan Fenerbahçe Ülker, dakikalar ilerledikçe bu sorununu çözdü. Ama sonucu değiştiremedi. Beşiktaş Cola Turka Erkek Basketbol Takımı Fenerbahçe’yi 83 – 68 yendi. Buna göre ilk periyotta 21-21 beraberlikle tamamlandı. Siyah Beyazlılar, 27. dakikada 11 sayılık fark yakaladı ve 3. periyodu da 62-53 önde geçti. Maç boyunca kendi oyununu oynayan ve bunu rakibine kabul ettiren ev sahibi takım, derbi mücadelesini 15 sayı farkla 83-68 kazanarak rövanşı aldı. Saha içinde iyi organize olan Beşiktaş Cola Turka Erkek Basketbol Takımı, 17 asistle mücadele ederken, Fenerbahçe Ülker toplamda 8 asistte kaldı. Siyah Beyazlılarda Cevher Özer 25 sayıyla maçın en skorer ismi oldu.

HER GÜN TÜM SPOR YAZARLARI RADYO BEŞİKTAŞ’TA BULUŞUYORUZ
Radyo Beşiktaş’ta bu hafta konuklarımız Hürriyet Gazetesi’nden Korkut Göze ve Haber Türk Gazetesi’nden Kartal Yiğit idi… Yılların gazetecisi Korkut Göze Radyo Beşiktaş dinleyicileri için Trabzon maçını değerlendirdi. Derbi maç öncesi yorumlarda bulundu. Genç gazetecilerin başarılı temsilcisi Kartal Yiğit de Radyo Beşiktaş’ta Didem Tutal’ın konuğu oldu ve oynanan Trabzon maçıyla oynanacak olan Fenerbahçe derbisi hakkında konuştu. Her iki spor yorumcusu da rekor dinleyiciye ulaştı. Hafta içi her gün yayının tekrarları verildi. İşte iki yazarın yorumları…
KORKUT GÖZE
“Trabzon maçındaki, penaltı pozisyonu tartışılmaz. Net penaltı. Bunu herkes kabul ediyor. Ama hakem görmüyor. Sevgili Mustafa Denizli imalı bir biçimde açıkladı. Maçın hakemi de kabul ediyor, görememiş yan hakem de görememiş. Beşiktaş’ın penaltısı güme gitmiş gerçek bu. Ama bir gerçek daha var ki Beşiktaş bu maçı kazanacak biçimde oynamadı. Gerek oyun düzeni açısından gerekse heves bakımından ben bazı noksanlar gördüm bu tabi benim kişisel görüşüm. Beşiktaş bu maçı kazanabilirdi. Şampiyonluğa oynayan bir Beşiktaş’ın Ankara’da puan bırakmaması gerekiyordu. Kasımpaşa maçında 85′ten sonra iki puanı bırakmaması gerekiyordu. Sadece şu üç maçı toplarsak, yitirdikleri kaybettikleri Beşiktaş’ı olası bir şampiyonluktan yoksun bırakıyor.
İŞTAH AZLIĞI VARDI
Daha gerçekçi konuşayım. Ben şampiyonluğa bu sezon inanmamıştım. Herkes kadro zengini diyor ama ben Hiçbir zaman Beşiktaş’a kadro zengini gözüyle bakmadım. Geçen sezon aynı kadro daha eksiği iki kupayı birden aldı götürdü ama geçen seneki performansı arzusu hırsı başkaydı bazı açıklarını bu değerlerle kapatmıştı ve iki önemli kupayı alıp götürmüştü. Ama bu sezon her nedense aynı hırsı performansı tekrarlayamadı. Bazı bunun nedenleri de var. Ama her şeye karşın Beşiktaş sözünü ettiğimiz şu son üç maçı beklenen sonuçlarla atlatsaydı Beşiktaş şu anda liderdi ama bu fırsatı kaçırdı.
FENER DERBİSİ AVRUPA YOLU
Benim beklentim artık lig ikinciliği için. Avrupa’ya açılan yol için. Beşiktaş’ı Fener derbisi bekliyor prestij maçına çıkacak hangi kadroyla çıkacak? Artık gerçekçi konuşmak lazım. Ama fırsat kaçtı. Kasımpaşa maçı, Ankaragücü maçı bir fırsattı. Trabzon maçı bulunmaz bir fırsattı. Bu üçünü de değerlendiremeyince işler karıştı. Mustafa Denizli her şeye karşın bu kadronun çapını kalitesini biliyor.
BU FUTBOLCULARI KİM ALDI?
Daha açık konuşalım bu transferler kimi arzusu isteği ile oldu? Bu tartışılır acaba Mustafa Denizli’nin isteğiyle alınan futbolcular mı yönetimin karar verip aldığı futbolcular mı? Mustafa Denizli bu kadroyu acaba çapına göre mi oynatıyor? Herkes kendi kafasında bir kadro oluşturuyor. Bu kadronun yabancıları da arzulanan biçimde değil. Bu bir transfer politikası yıllardır Beşiktaş’ta bu var. Denizli’nin bu şartlar altında fazla bir seçeneği yoktu. Ama şuna inanıyorum ki önümüzdeki sezon özellikle bütün yabancı futbolcular Denizli’nin isteği doğrultusunda olacak. Ama yine de soru işareti bırakıyorum eğer Denizli’nin istediği futbolcular Beşiktaş’ın kesesine uygun düşmüyorsa o zaman şimdiye dek sürdürülen transfer politikasının bedellerini önümüzdeki sezon da görebiliriz yani keseye göre… Harcanan paraları da görüyoruz. Nihat’a verilen Tabata’ya verilen para İsmail Köybaşı’na verilen haralar bunları toplarsak Beşiktaş’ın demek ki böyle bir sıkıntısı da yok. Zapo’ya verilen Sivok’a verilen para… Diyorlar ki kaç yıla yaydık ama sonuçta daha ödeyeceksin… Bir transfer haberi var yabancı iki kalite herkesi ayağa fırlatacak… Serdal Adalı’nın yabancı transfer sözü var. Yabancı transfer böyle olur dedirtecek herkesi ayağa fırlatacak bomba iki transfer aynen ifade bu… Şimdi bekliyoruz ama önümüzdeki sezonu bekliyoruz. Bu sezondaki heveslerimiz arzularımız bir başka bahara kaldı. Benim inancım Beşiktaş önümüzdeki sezon bu denli puan kaybetmeyecek.”
KARTAL YİĞİT
“Trabzon maçındaki penaltı pozisyonu her şeyi değiştirdi!.. Penaltı verilse ve gol olsaydı bugün başka şeyler konuşuyor olacaktık. Penaltı pozisyonunu herkes gördü, bütün Türkiye gördü. Çünkü penaltı. Hakem Bünyamin Gezer göremedi. Bünyamin Gezer’den daha çok yardımcı hakemin bu pozisyonu görmesi gerekirdi çünkü önünde oldu. Kulübe gördüğüne göre yardımcı hakem de görebilirdi bu pozisyonu. Bu penaltı verilseydi büyük ihtimalle Beşiktaş sahadan 1-0 galip ayrılacaktı. Fenerbahçe karşılaşmasına daha umutlu daha istekli beraberliğin bile kendisine yetebilecek bir konumda gidecekti. Trabzon maçına dönersek penaltıyı ayrı bir yere koyarsak Beşiktaş istediği gibi oynayamadı. Siyah Beyazlı takım Trabzonspor’u böyle bulamazdı. Trabzonspor’a baktığınız zaman galibiyet için gelmişti hep açık oynadı. Savunmasında boşluklar bıraktı. Beşiktaş kanat oyuncuları ve ileri uç elemanları özellikle Holosko ile Bobo maalesef Trabzonspor’un defansif hataları, boşluğundan yararlanamadı. Trabzonspor daha derli toplu daha organize daha top yapan kanatları kullanabilen ekip hüviyetindeydi. Beşiktaş maçın başından sonuna kadar daha stresliydi. Bir an önce sonuca gitmenin verdiği panikle oynadı. Trabzonspor’un zaman zaman kalesine çok tehlikeli gelmesine izin verdi. Her zaman övdüğümüz methiyeler dizdiğimiz Beşiktaş’ın savunması ve orta sahası bu maçta önemli gedikler verdi. Beşiktaş inanılmaz çok önemli iki puanı bıraktı.
DERBİ PRESTİJ ACISINDAN ÇOK ÖNEMLİ
Fener derbisi prestij maçı iki takımında özellikle Beşiktaş’ın kazanması gereken bir maç Fenerbahçe’ye belki beraberlik yetiyor. Bu şekilde oynayacaktır Trabzonspor gibi savunmasını açarak oynamayacaktır. Bilica ve Lugano’nun oynadığı maçlarda Fenerbahçe’nin savunması artık hata da yapmıyor. Bu Beşiktaş için dezavantaj. Beraberlik tabi ki matematiksel olarak kopmasına neden olmayacak çok çok büyük bir yara olacak. Fenerbahçe’ye de tam olarak yarayamayacak ama umudunu sürdürmesine en kötü ikinci olmasına yarayacak. Beşiktaş’ın Fenerbahçe maçlarında daha motivasyonla oynar. Ayrıca, Kadıköy’de daha rahat oynadığını biliyoruz. O nedenle Fenerbahçeliler kendilerini favori görmesinler diye düşünüyorum. Her ne kadar eksik de olsa Beşiktaş orada biliyorsunuz 9 kişiyle ve kalecisiz Fenerbahçe’yi yenmişti.
CANLI YAYININ TAMAMI [Linkleri Görebilmek için ÜYE Olmalısınız!Hemen ÜYE OL!]

BEŞİKTAŞ İLE YOLA DEVAM
Geçen sezon çifte kupa kazandrdğ Siyah-Beyazl kulüple sözleşmesini bir yl daha uzatan Denizli’nin 4 milyon 100 bin TL alacağ bildirildi. Daha önceki sözleşmesi yllk 2.5 milyon Euro olan Mustafa hoca, kazandğ paray da aşağ çekmiş oldu. Mustafa Denizli ile yola devam edileceği kulübün resmi sitesinden de duyuruldu.
İNGİLİZ MODELİ GELİYOR
Beşiktaş’ta yeni sezonda taşlar yerinden oynayacak… Futbol Komitesi Başkan Serdal Adal’yla yaptğ görüşmede “Beşiktaş’ta kalacağm” diyen Kartal’n hocas Mustafa Denizli’nin, çok farkl bir görev anlayşyla çalşacağ kaydedildi. Başkan Yldrm Demirören’le bu konuyu bizzat masaya yatran Denizli’nin, İngiltere’de olduğu gibi menacerlik sistemini kulübe getirmeyi amaçladğ dile getirildi. Yaplan planlamaya göre, Siyah-Beyazllar’n yeni sezondaki yaplanmas şu şekilde olacak: Futboldan sorumlu tek yetkili Mustafa Denizli olacak. Kurt hocaya bağl olarak takm çalştracak yerli ya da yabanc bir teknik adam bulunacak.
Ancak Denizli, tüm yetki ve bilgilerini takm üzerinde kullanabilecek. Ayrca kurt hoca, karşlaşmalarda da kulübedeki yerini alacak. Transferlerden kampa, konaklamadan organizasyona kadar tüm programlar Denizli’nin onayndan geçecek. Yeni sistem için yönetim ile hocann sezon bitiminde toplantlar yapp, konuya son şeklini vermeleri bekleniyor. (VERİ BASIN)
Matias Delgado ne demek istedi?
Beşiktaş’ın Arjantinli futbolcusu Matias Delgado bu sezon başnda kask bölgesindeki ağrlar sebebiyle ameliyat olmuş ve ilk olarak sözleşmesi alt aylğna dondurulmuştu.
Matias Delgado, antrenmanlara çkmaya devam ederken uzun süredir süren sessizliğini bozdu. Arjantinli oyuncu, bu sezonun sona ermesini ve yeniden forma giymeyi sabrszlkla beklediğini söyledi. Arjantinli futbolcu şöyle konuştu: “Özellikle son zamanlar skc geçmeye başlad. Her gün sadece antrenmanlara çkyorum ve hafta sonu maçlarda forma giyemiyorum. Bu durum artk bana rahatszlk veriyor. Adeta bir işkenceye dönüştü. Ancak ligin artk sonuna geldik. Ligin sonlar yaklaştkça mutlu oluyorum. Yeni sezondan itibaren yeniden forma giyeceğim için çok mutluyum. Yeni sezonda yeniden formam giymeyi sabrszlkla bekliyorum.”
Beşiktaş’ın Arjantinli futbolcusu Delgado, “Sözleşmemin yeniden geçerli hale getirilmemesi beni üzdü, kimseye karş bir krgnlğm olmad. Yani intikam duygusu içinde değilim. Sadece önüme bakıyorum. Tek düşüncem önümüzdeki sezon yeniden futbol oynayabilmek. Bir sonraki sezonda Beşiktaş’ta olmasa bile başka bir takmda futbol oynamak istiyorum. Şu anda Beşiktaş dşnda temas içinde olduğum bir kulüp yok ama tek kesin olan şey yeniden futbol oynayacağmdr” dedi.
Beşiktaş’ın Onursal Başkanı Seba 84 yaşında
Türk sporunun duayen başkanlarndan Süleyman Seba, 84 yaşna girdi. Beşiktaş Kulübü’nün Onursal Başkanı’na, Beşiktaş Gazetesi ailesi olarak 84. yaşını kutlar, sağlıklı ve mutlu yıllar dileriz.. Nice yıllara Süleyman Abi…
Daha sezon bitmeden
transfer haberleri…
Şampiyonluğu kaçırdığı gözüyle bakılan Beşiktaş’ta eski hastalık hortladı. Gazeteler daha şimdiden Beşiktaş’a transfer yapmaya başladı. Yönetimdeki bazı isimler üzerine kurulan haberlerden sonra son olarakta Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören Mario Gomez’i almak için Bayer Münih’le masaya oturduğunu öğrendik. 24 yaşında ve 1.84 boyundaki Alman Milli Takımını santraforunun EURO 2008’den döndükten sonra Bayer Münih’teki grafiği dikkatleri çekmişti. Bu transferle ile ilgili Azeri işadamı Mansimov’un adı yine ön planda…
Demirören M-Oil için kolları sıvadı!
Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, sportif alanda olduğu gibi iş dünyasında da atakta!.. Spor ve iş hayatını birlikte götüren Demirören’in şirketleriyle de yakından ilgilendiği biliniyor. Son edinilen bilgi Demirören’in M-Oil için pazarlıkta olduğu yönünde.
Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören’in sahibi olduğu Milan Petrol, Süleyman Bölünmez’in 428 bayii bulunan M-Oil’ini almak için pazarlık masasında. Satın alma operasyonunun gelecek hafta içerisinde neticelenmesi bekleniyor. Demirören, otogaz olarak bilinen LPG’nin ardından akaryakıt dağıtım sektörüne de hızlı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Bu alanda ‘Milan Petrol’ markasıyla faaliyet göstermesi beklenen Demirören’in sektörün yüzde 90’ından fazlasını kontrol eden 10 şirket arasında yer almak istediği belirtildi. (VERİ BASIN)
Nihat Kahveci sıkıntıda
BİR İYİ… BİR SAKAT…
Kartal’ın sezon başındaki en flaş tansferi olan ancak bir yanıp bir sönen yıldızı Nihat Kahveci, kalan haftaları ve durumunu değerlendirdi. Nihat, “Ne zaman form tutmaya başlasam sakatlanıyorum. Bunu anlayabilmiş değilim. En kısa zamanda formama kavuşmak istiyorum” dedi. Beşiktaş’ın altyapısından yetiştiğine dikkat çeken Nihat Kahveci, beklentilere karşılık veremediğini söyledi. Stresli haftalar yaşadıklarını belirten tecrübeli oyuncu, golle buluştuktan sonra sakatlık yaşamasını nazara bağladı. Muzaffer TOPAL
BERABERLİK CAN SIKTI
Süper Lig’in 28. haftasnn açlş maçnda Beşiktaş, deplasmanda A.Gücü ile 0-0 berabere kald. Eskişehir maçnda ortaya koyduğu futbolla şampiyonluk yolunda güzel sinyaller veren Beşiktaş, Ankara’da ayn etkiyi gösteremeyince, 1 puanla yetinmek zorunda kald. Hakem Barş Şimşek’in düdüğü ile başlayan mücadelede, Beşiktaş özellikle ilk yarnda, Ankaragücü’nün tehlikeli ataklar karşsnda zor anlar yaşad. Kartal, ilk yary 0-0 beraberlikle kaparken, ikinci yarda Mustafa Denizli, Yusuf, Serdar Özkan, İsmail Köybaş gibi ofansif oyuncular oyuna alsa da skorda değişiklik olmad. Siyah-Beyazllar, bu maçn ardndan 56 puana yükselirken, Ankaragücü puann 33′e yükseltti.
TARAFTAR SORGULUYOR
Aardı ardına kaybedilen puanlar Beşiktaş camiasının canını sıktı. Beşiktaş taraftarı, Beşiktaş Gazetesi ve Radyo Beşiktaş’a gönderdiği binlerce mesajda yine her zaman ki gibi içini döktü. İşte taraftardan gelen bazı mesaj örnekleri:
KUŞ NEREDE: Hoca kuş yolunu bulur diyordu. Bizim ki herhalde yolunu kaybetti. Adil Ketenci.
YÖNETİCİLER KONUŞMASIN: Dikkat ediyorum, eski tas eski hamam. Yöneticiler yine konuşmaya başladı. Keçeli 12 maçı almalıyız demişti. Hangi takım tarihinde 12 kez maçı almış. Son haftadan Bursa ile final oynarız diyor. Bu sözler futbolcuları strese sokar. Kemal Demir.
BUNLAR NASIL DEMEÇ: Üç dört yönetici ön plana çıktı. Serdar Adalı, Metin Keçeli, Mete Düren ve Erdoğan Toprak. Demeçler birbirini tutmuyor. Başkan konuşsun daha iyi. Niyazi – BJK 1903.
HERKES SAKAT: Beşiktaş’ta tüm futbolcuların sakatlanması oldukça garip. Tüm sakatlıklar darbeye bağlı deniyor. Ama iyileşme süreleri de uzun. Bu işe acil olarak çözüm bulmak lazım. Seren Argus-Dişi Kartallar.
TRANSFER İÇİN ERKEN: Henüz sezon bitmeden Beşiktaş’ın futbolcuları ve hocası ile anlaşması güzel ancak yabancı transferleri şimdiden gündeme getirmenin kimseye faydası dokunmaz. Olsa olsa haberi yapılanların reklamı olur. Ali Kemer.
BAŞKAN’I İNÖNÜ’YE BEKLİYORUZ: Yıldırım Demirören’in seçimlerden sonra İnönü’ye gelmemesini anlamak mümkün değil. Mete Düren ilk maçta sağlık sorunları nedeniyle Başkanımız gelmedi demişti. Aradan geçti 5-6 maç yine gelmiyor. Neye inanacağımızı şaşırdık. Bekliyoruz. Metin-Çarşı.
Alman Fink’in falına baktık
MÜCADELECİ AMA BENCİL DEĞİL
Michael Fink 2 Şubat 1982 yılı doğumlu Beşiktaş’ın orta saha oyuncusu. Tipik bir xx burcu erkeği olarak gözüküyor. Bakın, burcuyla ve geleceğiyle ilgili detaylar neleri gösteriyor… “Hayal güçleri sınırsız olmakla birlikte, düşünceleri bulundukları anın ötesinde, akılcı ve sezgiseldir. Kova ‘lar dik kafalıdırlar. Kendilerini dinleyenlerin ne demek istediklerini anlamadıklarını sanırlar. Kovaları tanımlayan sözcük ‘Biliyorum’ dur. Kova burcu insanları sevecen tavırları ile tanınırlar.
Bu kişiler bencil değildirler. Irk, cinsiyet ve sosyal durumuna bakmaksızın, herkesin ayni olanaklara sahip olmasını isterler. Modern görünüşlerine karşın, inatçı ve sabit fikirli olurlar. Onlara yaklaşmak çok zordur, çünkü ne kadar dostça davranırlarsa davransınlar, arada her zaman bir mesafe bırakırlar. Kişisel özgürlükleri onlar için o denli önemlidir ki, bu yüzden en yakın ilişkilerini kesip atabileceği gibi, yine özgürlükleri adına her türlü özveride bulunurlar.
Bu yüzden Kovalara aile yaşamı biraz zor gelir. Çoğu zaman yeni bir şeyler keşfetmek için uğraşıda bulunurlar. Belli ilkeleri sonuna dek savunmaları onları hiç rahatsız etmez. Kova Burcunu tanımlamak her zaman kolay değildir.