PROJE TABANLI ÖĞRENME MODELİ UYGULAMASINDA

İLK AŞAMA VE SONRASI;
GÜÇLÜKLER, FIRSATLAR VE KAZANIMLAR

Emel AYTEKİN

Ayhan RASAN

Özel Kemerköy İlköğretim Okulu



Proje Tabanlı Öğrenme Modeli, müfredatın birbirinden bağımsız küçük bilgiler yığını olarak öğretilmesine karşı geliştirilmiş ve çağdaş ülkelerde uygulanmakta olan bir öğretim ve öğrenim modelidir. Bu model ders senaryosu içinde mümkünse birden fazla dersin öğrenme hedeflerini kapsar. Öğrenci “Kendi şehrinizi kendiniz yaratın” gibi bir senaryosu içinde gerçek problemlerin çözümüne yönelik, ağırlıklı olarak, düşünme, problem çözme, yaratıcılık, bilgiye erişim, işleme, yeniden harmanlama, sorgulama ve uzlaşma gibi aktiviteler yapar. Bu, hem bireysel etkinliğe, hem de küçük gruplar içinde ekip çalışmasına olanak veren bir süreçtir.

Bu modelde öğretmen yardımcı ve yönlendirici, öğrenci ise özerk ve kurgulayıcıdır. Her senaryonun sonunda gerçekçi ve öğrenci tarafından geliştirilmiş bir ürün ortaya çıkar.

Bu model, okulumuzda uygulanmakta olan High/Scope Eğitim Programının da özellikleri olan aktif katılım, üst düzey bilişsel aktiviteler, sosyal beceriler ve hayat becerilerini birlikte el alması nedeniyle tercih ettiğimiz bir model olmuştur.

Burada okulumuzda uygulanmakta olan High/Scope Eğitim Sistemi ile ilgili olarak kısaca bilgi vermek istiyorum:

High/Scope Eğitim Sistemi, 1962 yılında ABD’de David Weikard ve meslektaşları tarafından geliştirilen ve bugün dünyanın bir çok gelişmiş ülkesinde uygulanmakta olan bir eğitim programıdır.

High/Scope Eğitim Sistemi, her çocuğun potansiyelini en üst düzeye çıkarmayı amaçlar. Etkin öğrenme yaklaşımı, düzenlenmiş öğrenme ortamı ve günlük program, olumlu yetişkin-çocuk etkileşimi, temel unsurlarıdır. Çocukların bulundukları değişik gelişim seviyeleri ve öğrenme özelliklerine göre bireysel olarak desteklenmelerini sağlar.

High/Scope Eğitim Sistemi’nde planla-yap-değerlendir süreci, çocuklara önemli öğrenme deneyimleri kazanmaları ve problem çözmeleri için çok sayıda fırsat sağlayan, özgüvenlerini ve bağımsızlıklarını destekleyen, sorumluluk alma ve zaman denetimi yeteneklerini geliştiren sıralı bir faaliyet dizisidir.

Anne baba unsuruna geniş yer vermesi ile tanınan bu programın en önemli özelliklerinden biri de, benimsediği etkin öğrenme yaklaşımıdır. Etkin öğrenen çocuk, yeni bir anlayışı nesnelerle uğraşarak ve insanlarla, fikirlerle, olaylarla etkileşime girerek zihninde yapılandırır.

High/Scope Eğitim Sistemi’nin içeriğinde çocukların çok yönlü (Sosyal, duygusal, bilişsel ve fiziksel) gelişimlerini tanımlayan ifade dizileri olarak açıklayabileceğimiz temel deneyimler yer alır. Günlük program, çocukların onların gelişim taşları olan bu temel deneyimler ışığında destekleyecek şekilde planlanmıştır.

High/Scope Eğitim Sistemi’nin olumlu etkileri otuz seneye yayılan bilimsel araştırmalarla saptanmıştır. Bu araştırmaların sonucuna göre, High/Scope Eğitimi almış olan kişiler gerek okul yılları boyunca, gerekse yetişkin yaşamlarında aynı yaşlarda iken iki farklı programa katılmış olan kişilerden sosyal ve akademik alanda daha başarılı olmuşlardır. Araştırmaların ilk yıllarından itibaren gözlenen bu başarı, öncelikle okul öncesine yönelik tasarlanmış bu programın ilkokul düzeyinde de geliştirilmesi sağlanmıştır.

High/Scope, yeni bin yılın insanını yetiştirmenin gerektirdiği sorumlulukların bilincinde olan bir eğitim kurumu olarak tercih ettiğimiz çağdaş bir eğitim sistemidir.

PROJE TABANLI ÖĞRENME MODELİ

1. Örnek durum, problem, senaryo
2. Öğrenci merkezli
3. Küçük grupla birlikte öğrenme

1. Öğrenme Senaryosu

Burada konuyla ilgili en önemli özelliklerin ilgi çekici ve davetkar bir şekilde sunulması gerekiyor. Senaryo öğrenme sürecinde öğrenilmesi hedeflenen amaçlar işleniyor. (Örn: Sebep-sonuç ilişkileri) Bu ilişkilerin keşfedilerek senaryo içinde kullanılması hedefleniyor. Örn: “Boğazda neden artık yüzemiyoruz?”

2. Senaryonun Okunması

· Senaryo okunur.
· Ne biliyorum, ne öğrenmek istiyorum... tartışılarak ortaya konur.
· Düşünce, hipotez ve ilişkiler belirlenir.
· Eksikler tartışılır. Öğrenme gereksinimleri belirlenir. Eksik bilgiler saptanır. Öğrenciler kendi kendilerine bir çalışma planı, iş bölümü çıkarırlar.
· Gerekli kaynaklara gidilir. (Kütüphane, internet, laboratuar, uzmanlar vb.)
· Öğretmen bu süreçte destekleyen kişi rolündedir:
<Kaynak tanıtımına yardımcı oluyor.
<Stratejiler önerebilir.
<Olumlu destek vererek rekabeti azaltır.
<Öğrencilerin etkili sorgulama stratejileri geliştirmelerine yardımcı olur.
<Hedeflerle ilgili bilimsel yöntemlerin oturtulmasına destek verir. (Kanıt toplama gibi.)
<Kayıtsız şartsız bilgiyi kabul etmemede model olur.

3. Öğrenciler 5-6 Kişilik Gruplarda Proje Çalışmalarına Başlarlar

Burada önemli olan öğrencilerin yeni bilgileri toplama beceri ve sorumluluklarını geliştirmeleri.
Topladıkları bilgileri kendi dillerine dönüştürmeleri
Öğrencilerin iş bölümünü öğrenmeleri de önemli bir nokta
Burada ortaya çıkan kişisel beceriler ve farklı bilgi alanları yapıcı bir grup çalışmasına dönüşmeli
Kişisel öğrenme stilleri bizlere çocukların çoğul zekâ alanları ile de ilgili bilgiler verecektir.

4. Sunu

Öğrenciler projelerini sunarlar. İletişim becerileri, bilginin derlenerek sunulup paylaşılması, etkin katılım, kendi kendini yönetme becerileri, iyi anlamda arkadaş baskısı burada önem kazanan noktalar.

Kısaca, proje temelli öğrenme hayattaki karmaşık durumlarla ilgili sorunları, soruları, bilinmezleri çözmeye yarayan araştırma, inceleme yöntemi ve bunun eğitimde kullanılması.
(Yeni sorular üretme, gözlem yapma, sorgulama.)

KAYNAK: BTIE 2001.Bilişim Teknolojileri Işığında Eğitim. Bildiriler Kitabı. Ankara 2001.Sayfa 259-260