Hazar Hakanlığı, 7. yüzyılda Sabar Türkleri tarafından kuruldu; Doğu Avrupa'daki ilk Türk devletlerinin en kuvvetli ve en uzun ömürlü olanlarından birisi olarak tarihe geçti. Hazarlar üç asır boyunca Kafkaslar ile Macaristan arasındaki geniş topraklarda hüküm sürdüler. Ticaretle uğraştılar, sanata ve dini araştırmalara önem verdiler, refah düzeyi yüksek bir toplum meydana getirdiler.

Hazarlar'ın kendilerine özgü dini yaşamları dikkat çekiciydi. Hanedan mensupları Museviliği, halk ise İslamiyet, Hıristiyanlık gibi farklı dinleri seçmişlerdi. Hazarlar huzur ve barış içinde yaşarlarken, 9. yüzyılın ortalarında, Peçenekler İtil-Harzem ticaret yolunu ele geçirdiler. Bu durum, başlıca gelir kaynağı ticaret olan Hazar Hakanlığı'nın zayıflamasına; Peçenek ve kendilerine bağlı Slav (Rus) prensliklerinin saldırılarıyla 10. yüzyılın ikinci yarısından itibaren de hızla çökmesine yol açtı. Dağılan Hazar toplulukları doğudan gelen Türk toplulukları arasında eridiler.

Hazarlar'ın devlet teşkilatı ve askerlik alanında, Slav kavimleri üzerinde önemli etkileri olmuştur. Hemen hatırlatalım, Hazar Denizi, adını Hazar Türkleri'nden almıştır.